Gönderi

142 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
Merhabaaaalaaaaaaar ( Emre Fel şarkısıyla devam ediyorum içimden şu an neyse. :D) İnceleme yazmaya çalışmayalı yıllar oldu gibi hissediyorum ve bence oldu fakat bu kitaba inceleme yazmayı üzerime bir görev gibi gördüm. İnceleme yazmak değil aslında ama kitaba yönelik birkaç yorum belirtmek desem daha doğru olur. Kitabı, yazarının hediye etmesi sayesinde okudum. Bunun için teşekkür ediyorum öncelikle. Okuma geçmişime baktığımda Cengiz Aytmatov en çok okuduğum yazarların başında geldiği için de merak ederek ve severek okudum. Kitabımız üç bölümden oluşuyor. Birinci bölümde Aytmatov kitaplarının incelemesi, ikinci bölümde Aytmatov ile bir röportaj, üçüncü bölümde ise Cengiz Aytmatov üzerine yazılar yer alıyor. Genel olarak kitabın gayet akıcı ve açık bir dili var. Yer yer tekrarlanan cümleler olsa da rahatsız edici değil. Kitabın ismi için ne düşünülmüş bilmiyorum ama Cengiz Aytmatov gerçekten bir türkü. Nasıl türküler bizim her duygumuzu; acılarımızı, mutluluklarımızı yansıtıyorsa Aytmatov da bir insanlığın acılarını, sevinçlerini, yüreklerindeki sızıları yansıtıyor. İlk bölümde kitap incelemeleri ve onların sonunda da kitaptan birkaç alıntı yer alıyor. Okuduğum kitapları ne yazık ki tamamen hatırlamıyor ve unutuyorum. Gidip bakayım nasıldı diye de düşünmüyorum çoğu zaman. Bu nedenle inceleme bölümü, okuduğum kitapları gözümde tekrar canlandırdı. Bir kitabı okuduğumuzda o kitaba ait çoğu ayrıntıyı gözden kaçırıyoruz. Bu nedenle o kitabı okuyan farklı okurların gözünden kitaba dair şeyler okumak bizi aydınlatıyor. Farklı bakış açıları, farklı düşünmemizi sağlıyor. Örneğin Beyaz Gemi benim için başta dümdüz Beyaz Gemi iken incelemeler, kitaba tekrar göz atmamı ve ''Aaaa, evet!'' dememi sağladı. Yine bu kısımda kitabın özgün adı, yazılış ya da çevriliş tarihleri, kitaptaki karakterlerin isimlerinin analizi gibi bilgiler de yer alıyor. Burada baktığımız kadarıyla Aytmatov eserlerinde neredeyse hiçbir karakter ismi, bilinçsiz ve tesadüfen verilmemiştir. İkinci bölümde ise aslında hayalî olsa da gerçekten karşınızda Cengiz Aytmatov varmış gibi hissedeceğiniz bir röportaj yazısı var. Aytmatov'la ilgili belgelerden, ona ait sözlerden derlenmiş bu yazı. Bu kısım da Aytmatov'la ilgili bazı fikirleri öğrenmek açısından önemli. Ben, okurken yapmamam gerektiği halde Aytmatov'u belli bir kefeye koymaya çalışmıştım, birçok kez okumama rağmen de koyamamıştım. Kitaplarının ardındaki sosyal ve siyasal ortamı kendimce yorumlamaya çalışmıştım. Bu uğraşıma, burada Aytmatov'un şu sözüyle yanıt buldum diyebilirim. Onun tam da kendine yakışır bir görüşü var: ''Benim dünya görüşüm her türlü totaliter rejime ve bu türden ideolojik dayatmalara karşı çıkmak, direnmektir.'' Son bölümde ise Aytmatov üzerine yazılar var: Aytmatov'un Kırgızistan'a, öğretmenlere, türkülere bakış açısı... Benim en çok ilgimi çeken konu doğal olarak öğretmenlere bakış açısı oldu. Beni Aytmatov'la tanıştıran eseri, üniversitedeki hocam sayesinde, ''İlk Öğretmen'' adlı kitabıdır ve yeri ayrıdır. Geç tanışmış olsam da ondan sonra hızlı bir şekilde Aytmatov kitapları okumaya başlamıştım. Bu eserdeki öğretmen karakteriyle kendi bakış açısını yansıtıyor bence. Eserdeki gibi ''iyi bir öğretmen'' gerçekten bir kurtarıcıdır. Düşüncelerimizi zincirlerinden, bizi yaşadığımız çevrenin baskıcı ve gerici yargılarından kurtarır. Bu kısımdaki ilgimi çeken bir diğer başlık ''Aytmatov Eserlerindeki Başlangıç Cümleleri'' oldu. Okuduklarımı tekrar gözden geçirdim ve aslında başlangıç cümlelerinin kitabı özetleyen en iyi cümle olduğunu fark ettim. Diğer kısımlarda Aytmatov'un Türkçeye çevrilmemiş ya da onun sinemaya uyarlanan eserleri hakkında bilgi alabilirsiniz. Hatta bizde de ''Selvi Boylum Al Yazmalım'' meşhurdur. Kitap sayesinde öğrendim ki bu film çekilirken Aytmatov film setini ziyaret etmiş. Bilmiyorum ama aşırı güzel bir duygu olsa gerek. Oyuncular ne kadar şanslı olduklarının farkında olmuşlardır umarım. Bu eser, yazar hakkında yalnızca bilgi vermeyi amaçlamamış "bence". Bu eser bir okur ve yazarın, başka bir yazar için hissettiklerinin dışavurumu. Bazen içimizde bir aşırılık hissederiz ve bunu yazıya dökmek ya da başkalarıyla paylaşmak isteriz. Onların düşünceleri o an için önemli olmaz, bizim paylaşırken hissettiğimiz o mutluluk duygusu daha önemlidir. Çünkü içimizde kalırsa o aşırılık bize ağırlık yapmaya başlayacak. Mehmet ağabeyde de Cengiz Aytmatov sevgisi aşırılık aşamasına gelmiş. Sanki onu bizlere anlatmasa o aşırılık, içine sığmaz hâle gelecekmiş. İyi ki öyle hissetmiş, iyi ki dökmüş içindekileri bizlere. İnanıyorum ki bizim kitap hakkındaki görüşlerimizden çok Cengiz Aytmatov hakkında hissettiklerimiz seni daha çok mutlu edecek: Kitabı sevdim ama Aytmatov'u kitapla beraber daha çok sevdim. :) Yüreğine, düşüncelerine, kalemine sağlık.
Mehmet Y.
Mehmet Y.
Mehmet Yılmaz
Mehmet Yılmaz
Bozkırın İnsanlık Türküsü - Cengiz Aytmatov
Bozkırın İnsanlık Türküsü - Cengiz AytmatovMehmet Yılmaz · Gufo Yayınları · 202140 okunma
··
963 views
Mehmet Y. okurunun profil resmi
Çok güzel, çok samimi, çok hoşuma giden bir inceleme yazısı olmuş. Bir yazarın okuyabileceği en güzel okur yorumlarından birisi diyebilirim. Çok teşekkür ederim Merve Hanım kardeşim...
Merve Ö. okurunun profil resmi
Hissettiklerimi döktüm sadece ne demek, ben teşekkür ederim düşüncelerin için abi. 😊
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.