İlk baskısı 1948 yılında yapılan köy romanıdır. Cahit Beğenç toplumcu gerçekçi bir yazar olmakla birlikte sanki bu kitabında ideal bir tablosu çizer gibidir. Kitap bu yönüyle ütopyaya yaklaşır. Ayrıca köylü ile doğa arasındaki yoğun ve iyi ilişkilerden bahsederek pastoral bir görünüm de arz eder. Kitap boyunca bir orman güzellemesi bulunur. Hatta birkaç tane pastoral şiirle de bu kaygı pekiştirilir. Yazar 80 hanelik bir orman köyünü anlatır eserinde. Ancak bu öyle bir köydür ki, köylü çok çalışkan ve üretkendir, çok para kazanır, erkekleri köye dair pek çok iş yapar, kadınlar da çok becerikli ve güzellerdir. Köyün yöneticileri de dürüst insanlardır. Köye gelen vergi memurları köylü ile muhataep olmazlar bile, işlerini muhtar ile halledip ayrılırlar köyden. Köy ormanın hemen dibindedir ve orman da seyrine doyum olmaz bir manzaraya sahiptir. Köyü ve ormanı görmek için şehirden insanlar gelir. Köy zaten kasabaya çok yakındır, yolu düzgündür ve köyde misafirlerin konaklaması için köy odasının üst katı misafirlere tahsis edilmiştir. Köye gelen misafirler hem köyden hem de köylüden çok memnun kalırlar. Eserde bir de domuz, ayı, sincap gibi orman hayvanlarından bahsedilir detaylıca. Orman yangınları da teferruatlıca ele alınır. Köye şehirden gelen misafirler dışında kasabadaki orman okulundan da öğrenciler gelir. Okuldaki eğitim o kadar iyidir ki öğrenciler teori ile pratiği daha ilk günlerden birlikte almaya başlarlar. Orman memurlarının yanı sıra şehirden orman mühendisi, maden mühendisi gibi eğitimli insanların da yolu düşer köye. En başta da söylendiği gibi Beğenç, realist bir köy tablosu çizmek yerine ideal bir köy kurgulamayı yeğlemiş gibidir. Köy neredeyse otarşiktir, yani kendi kendine yeter. İlgi odağıdır, abaddır, mamurdur. Dönemin sosyal ve ekonomik şartları göz önünde bulundurulduğunda yazarın ütopik bir roman kaleme aldığı kolaylıkla söylenebilir.

Bizim KöyCahit Beğenç · Ulus Matbaası · 19482 okunma

·

71 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.