Yazarın okuduğum ikinci kitabı ve yine çok çok güzel çıktı :)) Aslında konusuna baktığımda bu kadar güzel çıkabileceğini düşünmemiştim böyle süprizlere bayılıyorum :) Kitabı cidden tavsiye ediyorum mutlaka okuyun Öncelikle yazar harika dili ve anlatımı ile kitaba tam bir peri masalı hissi veriyor . zaten ilk okuduğum kitapta bile hafif vardı o anlatım ve çok beğenmiştim ama bu artık tamamen öyle . Güzel ve Çirkin temalı bir hikaye olduğunu bilerek "Disfigured Love"a girdim ama kitapta enteresan gotik bir his vardı . Lena Seagull(18) ve Guy Hawke (32) inanılmaz zıt insanlar ama yine de aynılardı... Yaşam koşullarının farklı şekillerde paramparça ettiği ve mucizevi bir şekilde bir araya gelen iki ruh. Guy Hawk, siyah uzun saçlı altın gözlü kaslı uzun boylu bir İngiliz milyarderidir. Yaşadığı inanılmaz feci olaydan sonra Kale'sine çekilmiş münzevi gibi yaşıyor . Lena Seagull'un travmatik ve hüzünlü çocukluğu ile çarpıldım zaten . O ve kardeşleri berbat bir şekilde yaşıyorlar Rusya'da kırsalda bir çiftlik evindeler anneleri ve babalarıyla yaşıyorlar. Toplamda 8 kardeşler 7 kız kardeşi ve ikiz kardeşi Nikolaj .Fakat koşullar bok ötesi tiksinç tarikat ortamları gibi kimse yüksek sesle konuşmuyor teknolojik tek alet yok elektrik yok ya deliricem :(((( Canavar babaları yaşları 16 olan her bir kardeşi satar ve her biri gittikçe anne daha da bunalıma girer. Daha sonra ölür zaten nasıl dayandıysa o kadın bu kadar zülme inanılır gibi değil ben olsam o adamı deşer çocuklarımla gömerdim bir yere . Lena'nın satılma zamanı gelir enteresan şekilde baba onları 18 yaşına kadar tutar evde kendisi ve ikiz erkek kardeşi kalmıştı zaten en son . Oda satılır erkek kardeşine onu kurtarmaya geleceğine söz verir . Satılmaya gidişi satılmasını bekleyişi vs korkunçtu insanın kanı donuyor okurken :( Neyse kızı Guy satın alıyor . Guy çok ruhsuz boş ve Lena'ya birbirlerine yakın oldukları her an bir maske taktırır. Zira Guy'ın yüzünde ve elinde kötü yanık yaraları var . Sonunda onun tüm sırlarını öğreniyoruz daha fazla anlatmıyorum okuyan olursa diye . Tüm bu acımasızlık ve ihanetlere rağmen, Lena hayata parlak bir şekilde bakabiliyor inanılmaz şekilde hala umutları var . Sahnelerin hepsi fevkalade işlenmişti. Hele bazı kısımlar Lena'nın çocukluğu ve ailesi ile ilgili bölümler mahvetti beni . Lena'nın meraklı doğasını, çevresini keşfetme isteğini sevdim zamanını geçirmek için şu anda yaşadığı kalenin tarihini öğrenmeye çalışıyor. Dediğim gibi, bence her sahne fevkalade kurgulanmış. Keşke daha bile uzun olsaydı kitap doyamadım resmen :(

Disfigured LoveGeorgia Le Carre · Georgia Le Carre · 20143 okunma

·

141 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Triganis