Gönderi

352 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Önce söz vardı." Hz. Âdem'e ilkin isimler öğretildi. Kitap "Oku" emriyle başladı. Dünyamız kelimeler dünyası, hepimiz bir sözlüğün içinde yaşıyoruz. İçinde yaşadığımız sözlükler bizim dünyamız. Kelimeler şeffaflaşıp varlığımızla bütünleşiyor, kelimelerle eksik kalıyor veya kelimelerle tamamlanıyoruz. Bir kelimenin anlamını öğrenmemiz bazen yıllarımızı, bazen tüm ömrümüzü alıyor. Ütopyalar ve distopyalar kelimelerin anlamlarını sorgulamak için yazılmış birer metin gibi görünür bana. Çoktan hatmettiğimizi sandığımız sözlüklerimizi tekrar karıştırma zarureti doğruyor bu tip metinler. *** Üçüncü Dünya Savaşı tüm kelimeleri tüketen anlamlı bir sükûttur. İnsanın kendisini dinlemesi için bir fırsattır her sükût. İnsan içindeki acısıyla insandır çünkü. Her savaş bir acıdır ve her acı insanı olgunlaştırır. Her sükût acısını sakladığımız bir hakikattir nihayetinde. Savaş, içimizdeki barışla savaşmaktır. Barış, içimizdeki savaş ile barışmaktır. Allah ezdâd-ı camidir. Zıtların anlamını yitirdiği yerde anlamını bulur insan. Zıtların varlığı dünyanın sınırlarını belirler. Savaşlar zıtlıklar üzerine kurulur, insanlar zıtlıklar için vurulup ölür. *** Dünya da insan gibi bölünür durur. İnsan hem kendini hem de dünyayı böler. Parçalara ayırmak insana her daim kolay gelmiştir. Bütün olarak bakmak ve görmek çok daha kolaydır halbuki. İnsandan istenen zıtlıkların birbirlerini nasıl tamam ettiğini görmesi, yegâne olanın zıddı ve niddi olmadığını kavraması, bütüne bu şekilde ulaşmasıdır. Aşk ezelden, parçaları birleştirmenin hikâyesi olarak varolagelmiştir. Bir tamamlanma ihtiyacıdır aşk. Her hikâye tamamlanmaz ama tamamlanamayan hikâyelerin mütemmimidir o. 1984 yorumlarında genelde aşkın, sevginin insanı makineleşmekten kurtardığı noktasında hem fikirdir insanlar. Ben biraz farklı bakmak istiyorum. Aşk bütünü, bütün olarak görmenin yöntemidir bence. Aşk, vefadır ve vefa terk etmektir. Vefa maşuka bağlanırken, geri kalan ne varsa terk etmektir. Wintson Smith’in aşkı her şeyi geride bırakacak bir vefadır. Belki bedeni terk edip ruha açılmanın öyküsüdür 1984. Ruh ile beden kardeş değil midir? Büyük Birader neden bedenimiz olmasın? Ruhumuza zalimce yüklenen sadece parti ve sistem midir? Ruhumuzun üzerine hantal bedenlerimizi yıkmıyor muyuz? Çok mu abarttım? Kimin derdi ne ise o şekilde okuyor işte kitapları. Affola.
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2023167,2bin okunma
·
179 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.