Gönderi

240 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 22 hours
Ali Kuzu yine çok mühim bir konuya değinmiş diyebiliriz. Balkan Savaşları gerçekten de tarihsel olarak epey zor bir dönemde çıkmış, savaş üstüne savaşın olduğu ve Osmanlı Devlet ve milletlerinin epey yıprandığı mücadelelerden biri olmuştur. Bunları epeyce biliyoruz, özellikle tarihe merakı olanlar. Peki, kitabın bunlardan farkı ne olacak. Burası önemli. Siyonizm başta olmak üzere akımlar, İstanbul başta olmak üzere gerçek hedefler, Yunanistan’ın karmaşık planları, yapılan katliamlar, öz ninelerimize tecavüz eden dost (!) ülkeler. İtten dost olmaz, kurttan olur. Biraz daha detaylandıracağız tabi. Birden fazla konu var çünkü. Balkanlar ve önemi, İstanbul ve önemi, stratejik olarak önemi, yapılanlar ve yapılmayanlar ile giriş yaptık kitaba. Kaynaklar daha çok mektuplar ve anılar üzerine ki bu konuyu derinleştireceğiz ve bir konuya dikkat çekeceğiz. Evet kardeşlerim, Bulgar ve Yunan insan müsveddelerinin sırf Müslüman ve Türk diyerek kadınlara ve 8-9 yaşındaki kız çocuklara yaptıkları tecavüzler, cinsel organlarını keserek yapılan işkenceler, kadına yönelik akla gelebilecek tüm sadistçe eylemleri öğreniyoruz. Bunu hem kaynakları kullanarak hem anıları hem mektupları hem de bunları yapanların gerek yakalanıp itiraf etmeleri gerekse kendi basınlarına verdikleri açıklamaları kaynak göstererek anlatıyor yazar. Tarihine kadar veriyor. Ve Ey imanlı Yahudiler! Tarih boyunca eziyet görmeyip, işkence çekmediğiniz ve en çok ihanet ettiğiniz topluluk da bu Müslüman Türkler! Mustafa Kemal Atatürk sizin loncalarınızı boşa kapatmadı. Gerçi İnönü İsmet geri açtı ama... Bulgar Türkleri ve Yunan Selanik göçmeni olan Türklere değil lafım. Olamaz zaten kimliğimiz aynı onlarla. Lakin profiline Yunan Bayrağı ekleyen bir grup var. Dili Türk dini Türk. Bunların olayını oldum olası çözemiyorum. Yunandan Bulgardan dost olmaz. Kendinizi kandırırsınız. Bazı insanlar bazı şeyleri yaşamadan, başına gelmeden inanmıyor veya inanmak istemiyor. Yine de başınıza gelmesin, araştırın, öğrenin, tarihten ders çıkarın. İlla bir bayrak koyacaksanız binlerce yıllık tarihe sahip Türk bayrağından iyisini mi bulacaksınız? Bulamazsınız. Oturduğunuz yerden Çin’e kadar sadece bildiğiniz Türkçe ile konuşarak gidersiniz de Akdeniz’e kadar gidemezsiniz. Kimlik, asla unutulmamalıdır. Tarih boyunca her savaşta hile yapmış, arkadan vurmuş, taciz ve tecavüzleri asla bırakmamış milletlerden asla dost olmaz. Biz Türkler biraz safızdır, yüzümüze gülene kanarız ama kanmayalım. Tüm ilişkiler çıkarlar ve menfaat üzerinedir. Gerçek bir dostluk değil. Tarih bize bunu öğretiyor. Daha fazla okumalı, araştırmalı ve bunun bilinciyle yaşamalı derim. İşine gelmeyenler, cımbızla seçenler olacaktır. Onlar da olsun. Bir zamanların muhteşem sözüyle bitirelim: İt de uğrar, çakal da uğrar, aslan da uğrar; ite it gibi, çakala çakal gibi, aslana aslan gibi davranacağız. Rumeli’nin önemi de o kadar net vurgulanıyor ki bahsetmeden geçemeyeceğiz. İdari ve yönetici kadronun da hep bu bölgeden yetiştiğinin altı özellikle çizilirken gerek Afrika gerek Arap bölgesinden çıkmayan bu grubun özellikle Rumeli bölgesinden sürekli insanlar çıkarmasına dikkat çekilmiş. Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün de Rumeli bölgesinden yetiştiği özenle açıklanmıştı. Çok başarılı ve önemli bir eseri okuduğumuzu düşünüyorum. Hepimize mutlu cumartesiler dilerim. İyi akşamlarınız, iyi okumalarınız olsun..
İmparatorluğun Gözyaşları
İmparatorluğun GözyaşlarıAli Kuzu · Kariyer Yayınları · 201816 okunma
·
243 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.