Bazen kalemleriyle yeni tanışacağım Türk yazarlara öncelik vererek kendilerini öylece hayatıma dahil etmiş oluyorum ve eğer gerçekten şanslı çıkarsam o yazarı aşırı beğenip diğer kitaplarıyla tanışmak için sabırsızlanır hale geliyorum. Bunlardan birisi; İnci Aral oldu. Bir sahaf güzelliği olarak konusunu okuyarak tesadüfen aldığım bir kitap İçimden Kuşlar Göçüyor. Beni çeken belki de en can alıcı kısım; kadının mücadelesini anlatıyor oluşuydu. İnsana dair kitaplar her zaman ilgi odağım olmuştur ama kadının teması işlendiği yerde istemsizce taraf tutar gibi okuduğumu da fark etmiyor değilim :) İnsanın feminen ruhu kabarıyor. “Kendimi hiçbir yere, hiçbir olguya ait olamamış hissediyorum.” Var olmuş ama ait olamamış biz insanların hayatla ama en çokta kendisiyle olan mücadelesini anlatıyor eser. Durup dinlenmeden kimin kazanacağını bilmeden yapılan savaşlar ve yorucu mağlubiyetler ile nedense (!) hep hayatın kazandığı ve bizim yalnızca seyretmekle kaldığımız senaryolardan yalnızca biri onun hikayesi de. Hayat karşısında zayıf mı kalıyoruz yoksa mücadele etmeyi mi bilmiyoruz bilemiyorum tabii. “Sanki kendi hayatımı yaşayamıyorum da bana zorla dayatılmış bir oyunu oynuyorum gönülsüzce. Bana uyan bir rol değil bu. Dışımda bir oyun.” Kim bilir hangisi bizim seçtiğimiz hangisi seçildiğimiz yollardan oluşuyor, yaşıyor ve düşe kalka ilerliyoruz. İnsanın insan olmaktan öte var olması, yol alıp ilerlemesiyle o bir şeyleri başarma mücadelesiyle her koşulda devam edebilmesini, kendisine yetmesini ve yalnızlığın korkulduğu kadar zarar vermediğini ama her şeyin kesinlikle kararında olması gerektiğini hatırlatan kısa ama kolay okunan bir kitap. Sizi sizinle bırakmıyor düşüncelerinize eşlik ediyor adeta. Kitaplar ışığınız olsun

İçimden Kuşlar Göçüyorİnci Aral · Can Yayınları · 1998810 okunma

·

290 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

•contra mundum•