Gönderi

95 syf.
10/10 puan verdi
Ülkemizde tür olarak okunması sıkıcı bulunan türlerin başında otobiyografi gelir. Ülkemizde okumak başlı başlına sıkıcı gelmesine rağmen bazı türlerin diğerlerine nazaran daha çok okunduğunu göz önünde bulundurarak ve nesnel bir gerçekliğe dayanarak kurdum bu ilk cümlemi. Mungan da en az ben kadar bu gerçekliğin farkında ki anılarını anlattığı bu eseri hikaye biçiminde kurgulamış fakat bunu yaparken okura: “Bu benim hayatım, bu benim öznelim” şeklinde yaklaşmak yerine kendini kendinden soyutlayarak nesnel bir biçimde anlatmış. Ayrıca hikayeler birbirlerinden bağımsız değil fakat birbirinin devamı niteliğinde de değil. Birbirlerinden farklı dönemlerini, hayatına değen farklı kişileri, farklı olayları ele almış. Okurken bir otobiyografinden seçilme anıları okur gibi oluyoruz lakin kitabın türü ne otobiyografi ne de anı, hikaye. Öyle diyor Mungan, bu kitabı hikaye kitabı olarak ele alıyor. Her anlatı için bir başlık kullanmış, başlık kullanmasa da olabilirmiş fakat kullandığı başlıkları, anlattığı hikayelerin özeti olması bakımından dikkat çekici buldum. Eserde 10 hikaye var ve spoiler vermeden kısaca içeriklerine değinmek istiyorum: İlk hikayemiz olan Paranın Cinleri’nde Türkiye'nin yakın tarihine, kendi öz yaşam öyküsünden bir ışık tutmuş. Bu hikayede ana kentimiz Mardin. Mardin ile daha önce Huzursuzluk romanı ile de karşılaşmıştım lakin Mardin’i, popülist bir yazar olan ve gündem ne ile meşgul ise ona dair eserler veren Livaneli’den okumak yerine Mungan’dan okumanız daha gerçekçi olacaktır. İkinci hikayemiz: Mavi Boncuklu Kız. Bu kısımda Bilge Karasu’nun Gece adlı romanında yaptığı simgesellik ve sembolizm açığa çıkarılmış ve daha net ifade edilmiş gibi hissettim. Damağımda buruk bir tat bıraktı. Üçüncü hikayemiz: Bunlar Artık Yok. Fotoğrafların hatırlattığı yoksunluktan bahsediyor bu hikayemiz. Fotoğraflar da olmasa hayatta olduğunu kimsenin hatırlamayacağı insanları anlatıyor. Dördüncü hikayemiz: Mehtaplı Gecelerde Hep Seni Andım. Adını, Sevim Şengül’ün şarkısından alan bu hikayede adından da anlaşılacağı üzere bir özlem bütün çıplaklığı ile yansıtılıyor: Baba özlemi. Beşinci hikayemiz: Pevruze İçin Resim Altı. Babannesine dair aklında kalan silik hatıralara değiniyor burada yazarımız. Altıncı hikayemiz: Keşfedilmek. Bu hikayede öncelikle tanış olduğu dergilerden, filmlerden, yazarlardan, kitaplardan bahseden Mungan bu tanış olma duygusuyla tanınma duygusuna kapılır lakin bunun için hiçbir çaba gösteremez. Keşfedilmek ister ama bir türlü bir adım atamaz ve sitemini topluma değil yine kendisine yöneltir: “Sessiz dünyamı birilerinin keşfetmesini beklemekle eskittim gençliğimi.” Yedinci hikayemiz: Opera ve Diğerleri. Hayatına değen kadınlara bahsetmekle kalmayıp, sessiz bir opera yaratmak için onların fotoğraflarına yer vermiş. Sekizinci hikayemiz: Beyzi. Hikaye bana şöyle bir mesaj sundu: İnsan bir kere birini sever ve ondan sonra herkeste onun izlerini arar. Dokuzuncu hikayemiz: Fazla Cesaret, Fazla Merhamet, Fazla Sevgi. “Ne güzel bir tesadüf” cümlesini sanırım hiç kullanmayanlardan biri Mungan. Hayatındaki mide bulandırıcı tesadüfler, peşini bırakmıyor. Hatta onunkiler tesadüf değil de bir lanet adeta. Ecinnileri var. Dramatik bir hikaye fakat dramatize etmeden aktarmış. Onuncu hikayemiz: Gizli Ben. Bu hikaye bana bambaşka bir düşünme boyutu kazandırdı. Daha eğitimli bir ailede büyümek isterdim. Mungan, öyle bir ailede büyümüş olsaydım da şu an yaşadığım şeyleri farklı da olsa yaşayabileceğim gerçeğini tüm çıplaklığı ile yüzüme vurdu. Bu hikayede yalnız kendimi değil, Kafka ve Babaya Mektup’u, Oğuz Atay ve babası Cemil Atay’ı; özellikle Oğuz Atay ve Cemil Atay’ı gördüm. Doğu’da yaşanan bazı olayları, romantik çıplaklığından arınmış vaziyette, bütün realitesiyle ve de anlatıyı edebi formundan hiçbir şey kaybetmeden karşınızda bulacaksınız. Bu kitabı, Mungan’ı da daha iyi anlayabilmek için okuyabileceğiniz başlangıç kitabı olarak ele alabilirsiniz fakat eminim ki bazı kısımları dönüp dönüp tekrar okuyacaksınız.
Paranın Cinleri
Paranın CinleriMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20081,245 okunma
··
251 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.