"..Ama görmeye gelirsin ya,
eski dost, aşk, ey görünmez kız,
ne olur,
otur şöyle yeniden
otlara,
Öyle geliyor ki bana
başın değişti şimdi.
Neden
buraya gelmek için
örttün kendini külle
güzel saçıyle kömürün
ki bir gün ellerim çözdü soğuk havasında
Temuco yıldızlarının?
Gözlerin nerde ?
nerden aldın bu dik bakışı?
bakmak için bana değişmedim mi diye.
Altınını nerde bıraktın vücudunun?
Yarı açık ellerin ne oldu
ve onların yasemin ışıltısı?
Gir evime, benimle denize bak.
Dalgalar birer birer
eskitti
hayatımızı
ve yalnızca köpük kırmadı
kirazlarda
ayaklarını,
dudaklarını
o billur çağın.
Hoşça kal, yalvarırım sen gene
al yerini
amber iskemlende
ay üstündeki,
dön hanımeline balkonun,
geri gel
yakıcı görüntüye,
uzlaştır gözlerini
gözleriyle
bu zamanın,
acele etmeden çevir kendini
o ışıl ışıl yanan
fotoğrafa doğru,
gir
onun ta dibine,
gülümseyişine,
ve sonra bak bana
kımıltısızlığında onun, görünceye kadar
ben seni
ondan beri,
gönlünde çiçeklenmiş olan benden, o kimseden beri."
Sayfa 75-76-77, Altın Kitaplar Yayınevi, II. Bölüm: Labirentte AyKitabı okudu