Gönderi
Çağdaş zamanlara gelindiğinde bati edebiyatında özellikle İngiliz Romanında hem yapısal hem de anlamsal olarak bayağı değişimler olmuştu.
Modern çağ ile beraber modern dusunurler, din ve ahlak anlayisinin cokusu ile beraber, toplum degerlerini umursamadilar. Toplum icin uretmediler. Dunya savaslari, sanayilesme, modern cagin getirdigi butun zorluklari bu donem insanlari yasadigi icin eserlerinde de bunlari yansitmis ve geleneksel anlayisi reddetmislerdi.
Lakin postmodern anlayisa dondugumuzde bu sert koselerin biraz yontuldugunu goruyoruz. Anlati ne cok donemine yabanci ne de cok bagimli. Postmodern anlatilar gelenekseli modernle harmanlayip sunar insana.
Bir olay, bir kurgu vardir. Lakin anlati yazar tarafindan kesilir, kendi dusuncesini mutlaka bildirir.
Amac bilgi vermek degildir. Amac eserin kendisinin kurgu oldugunun altini cizmektir.
Diğer özelliklerinden biri de eğitim almış insanlara hitap etmesidir. Allusion ( gondermeler ) cok kullanir bu tur eserler. Bazen bir mitolojik karaktere, bazen unlu bir yazara ya da bir esere. Kitaptaki vurguyu direkt soylemez, gonderme yaptigi eserle bunu vurgular. Siz eger o eseri bilmezseniz ya da o eserin yazari vs orayi anlayamazsiniz.
Tabi postmodern anlatilari boyle bir cirpida anlatmak imkansiz. Çağdaş İngiliz Romanı'denilince akla gelen isimlerden biridir John Fowles.
Fransız Teğmenin Kadını ( French Lieutenant's Woman) 'ın da yazarı olan John Fowles, yine farkli bir cagdas bakisla sunuyor anlatisini.
Olay oldukça basit. Bocek bilimci bir gencin saplantili bir sekilde bir kizdan hoslanip tipki bir kelebek gibi onu av yapip onu tutsak etmesi ve olumune sebep olmasini anlatiyor.
Anlati iki kisinin perspektifinden anlatiliyor. Bazen yazar tarafindan mudahale ediliyor.
Ilginc bir yazar, ilginc bir eser. Lakin benim gozumde " French Lieutenant's Woman" bir numara.
#contemporaryenglishnovel #johnfowles #thecollector #frenchlieutenantswoman
#englishnovel
33 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.