Çölde susuz gibi
Kalbim, fakat gözlerim
Yağmur yağıyor gözlerimden
Çölde yağmur, susuzum.
'Timsah gözyaşları dökerler'
belki diye bir uyarı gelir hatırıma
Ürperdim, çaresizce ağlayan
Öfkeli, kızgındır kendine
- Maybe I'm frustrated.
Şifâ veren tabib yarayı deşer önce
Şifâ acıyla gelir
Belki de bu bitkilerdeki yenilenme, fotosentez gibi
Ölüme kadar devam edecek bir arınma
- Camlardaki, sokaktaki çamur yağmurla temizlenir.
İnsan olmak yaralanmaktır belki
sonra gülmek, sonra ağlamak
acımak, alışmak, beklemek
fark etmek, aramak, yorulmak
arınmak, tutunmak, kaybolmak aynı zamanda
bilmek, bulmak, yanılmak, ayrılmak, inanmak.
İnsan
inanmak
tutunmak
iyileşmek
koşmak
istiyor
aslında.
و سارعوا
Koşunuz..
(3:133)