Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Mutluluğumun mezartaşı
Bir psikolojik danışman olarak korka korka girdiğim bir konudur. okuduklarımdan, okuyacaklarımdan korkarım mesele çocuk tacizi olunca. korkarım çünkü ileride anne olursam derim, korkarım çünkü tacize uğramış bir danışan bana gelirse nasıl yardım ederim bilmiyorum derim. öğrenciyken, 5 senelik psikoanalizlerden* birisine giden bir kadın bizim konuğumuz olmuştu. piskoanalizi aldıktan sonra hayatında nelerin değiştiğini anlatmıştı bize. 30 lu yaşları geçmiş, iki çocuk annesi, mutlu bir çocukluğu olmuş bu kadın merak ettiği için 5 senelik derin terapiye giriyor. terapinin ortalarında küçükken amcası tarafından tacize uğradığı ortaya çıkıyor. kız bunu öyle bir saklamış ki anca derinlere gittikçe bulunabiliyor. eve gidiyor, annesine anlatıyor şaşkınlıkla; anne inanmıyor, susturuyor, üstünden yıllar geçmiş. hala daha kapatılıyor. o kadının söylediği şu sözü hiç unutmam; " o güne gidip o küçük kıza sarılmak istedim. onu tekrardan korumak istedim. ben küçükken amcamı çok severdim. o günlere gidip amca sevgisi yerine başka bir şey koymak isterdim. o kızı yıkayıp kaçırmak, hep pamuklarda saklamak isterdim" tacize uğrayan insan bunu hissediyor demek ki. ilk taciz vakamda danışanım odadan çıkınca kapıyı kapatıp ağlamıştım. olayı ablasına anlatıp aileye haber verdiğimde ablanın yanında ağlayamamış, eve gidince ağlamıştım. en çok korkulanlardan birisi bu. ama daha iyi olanları gördükçe, kimseyle konuşmayan taciz mağduru öğrencinin, 100 kişilik salonda tiyatro oynadığını görünce de ağlıyorum. bir çocuğun çocukluğunu öldürüyorlar. ama ben ve benim gibiler onlara başka bir pencere açabiliyorsak yeter.. 11.04.2016 11:06 
·
107 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.