Kitap iki bölümden oluşuyor. İlkinde farklı konulardan röportajlara yer verdiği söyleşiler bölümü, ikincisinde makaleler yer alıyor. Söyleşiler 1) Amerika Yeni Coğrafyalar Çizecek 2) Tarihimizin Gerçekleri Henüz Ortaya Çıkarılmamıştır 3) Ermeni Nüfusu Her Zaman Azınlıktaydı 4) Milliyetçiler Türkiye'yi Tanımıyor 5) Bizim Avrupa 6) Osmanlı Bir Büyük Devletti 7) Moskova'da Öğreniyor Çocuklar 8) Osmanlı Ermenileri 9) Tarihi Geniş Okumak Lazım 10) Topkapı'nın Krokisi Hırsızı Yakar! 11) Millet, Tarihten ve Coğrafyadan Gelen Bir Oluşumdur 12) Sivil Toplum Kuruluşları 13) Gençler Osmanlı ve Türk Tarihinin Dışına Çıksınlar Makaleler 1) Vahdettin ve Ata'nın Dost Oldukları Zamanlar Vardır 2) Özlenecek Bir Bilgin Stefanos Yerasimos 3) İstanbul'u Kültür Başkenti Yapmamak Kimsenin Haddine Değildir! 4) Rusya ve Türkiye 5) Dünya'nın Başkenti İstanbul 6) Yahudilikte ve Müslümanlıkta Laiklik Reçetesi Olmaz 7) Yahudilerin ve Müslümanların Şeriatları ve Hristiyanlık 8) Sanayi Çağında İstanbul Hem konuların çeşitliliği açısından hem de kitabın genel olarak nelerden bahsettiğini anlamanız için yukarıda başlıkları yazdım. Konuların çeşitli olması, bir kitapta birden fazla konu hakkında fikir sahibi olabilmek açısından güzeldi. İlber Ortaylı söyleşiler bölümünde kendisine yöneltilen soruları bazen uzun uzun bazen de kısa bir şekilde cevaplıyor. Soruya göre konu hakkında "Sorun ne ?", "Niye böyle olmuş?", "Nasıl düzeltilir?" suallerinin cevaplarını veriyor. Olaylara oldukça geniş bir açıyla bakabilmeyi sağlayan İlber Ortaylı'nın hafızasına hayran olmamak mümkün değil. Bir konudan bahsederken verdiği örnekler sadece örnek değil başlı başına "Bana da bir göz atsan, araştırsan fena olmaz hani" diyen konularla dolu. Ayrıca anlamını bilemediğim birçok sözcük kullanarak benim için tam bir kelime hazinesi oluşturmuş. Anlayacağınız bir elimde kitap bir elimde kağıt kalem bilmediğim ne varsa not ettim. Normalde başka kitaplarda bu şekilde bilmediğim kelimelerle karşılaşınca telefondan bakmakla yetiniyordum ama bu sefer öyle olmadı. Açıkçası güzel de oldu. Bundan sonra her kitap okuduğumda böyle notlar almayı hedefledim. Bu kelime dağarcığına ek olarak okurken not almak isteyeceğiniz yazarlardan, eserlerden örnekler de var. Özellikle söyleşiler bölümünü okurken daha çok keyif aldım. İlber Ortaylı kimi zaman cahillik adı altında üşengeçliğimize kızıyor. Haklı da. Önceliği kendime vererek söylüyorum ki bilmemiz gereken ama bi haber olduğumuz çok şey var. Ve biz onca imkâna rağmen araştırmaktan aciziz. Kimi yerde de çok güzel, kendine has iğneliyor. Yeri geldikçe bizi, yeri geldikçe başkalarını. Bunu yaparken tebessüm ettiriyor ilginç bir şekilde. Veya ben ağlanacak halimize gülmüş de olabilirim. Gerek İlber Ortaylı hakkında gerek tarih hakkında fazla bilgim olmadığından benim için dolu dolu bir kitaptı. Size tarih okumayı sevdiren bir yazar varsa bırakmayın. Ne yazarsa yazsın yalan yanlış fark etmez demiyorum yanlış anlamayın. Gerekirse doğruyu bulmak için yanlışı da okuyun. Sorgulamayı, araştırmayı alışkanlık haline getirin kendinize. Bu kitaptan sonra tarih kitaplarına daha çok ihtiyaç duyduğumuzu fark ettim. İlber Ortaylı kesinlikle okunması gereken bir tarihçi.

Tarihin İzindeİlber Ortaylı · Profil Yayıncılık · 2014853 okunma

·

370 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sultan