Robert A. Heinlein’in Hugo ödüllü eseri Yaban Diyarlarda Yabancı uzun süredir merak ettiğim bir kitaptı. Yazarın ünü ve kitabın hacimli oluşu gözümü korkuttuğu için erteliyordum. 12 günlük bir süreçte kitabı bitirebildim. Olağan bir bilimkurgu kitabı gibi başlayan eser ilerledikçe derinleşen bir anlatıma sahip. Bana göre oldukça zorlayıcı bir eser olan bu kitabı felsefi altyapıya sahip eserleri okumaktan hoşlanan okurlara öneririm. Daha çok konu odaklı kitaplardan hoşlanan, belirsizlik yerine kesinlik bekleyen okurlara ve bilimkurgu türüne başlamak isteyen kişilere önermiyorum. Mars’a yapılan başarısız bir inişin ardından gönderilen ekiple bağlantı kopmuş ve bu kişilerin öldüğü varsayılmıştır. Ardından yapılan yolculukta ise bir mucize onları karşılar. Marslılar tarafından yetiştirilmiş bir insan olan Valentine Michael Smith ekiple beraber Dünya’ya döner. Michael Marslıların ona öğrettiği telepati, telekinezi gibi yeteneklere sahip olsa da insani diyebileceğimiz birçok beceriye sahip değil. Michael Dünya’da insanların oluşturduğu toplumsal yapıyı, inanç sistemini, parasal düzeni öğrenmeye ve sorgulamaya başladığında içsel bir yolculuğa da çıkmış oluyor. Michael’ın karakter gelişimiyle birlikte iyilik, kötülük, mutluluk, tabular, cinsellik, insani duygular ve toplumun temelini oluşturan diğer kavramları derinden sarsacak düşünceleri okuyoruz. Yaban Diyarlarda Yabancı kitabı bizim farkında olmadan kabul ettiğimiz bazı konulara oldukça irdeleyici bir şekilde değiniyor. Özellikle inanç ve dinler konusunu cesur bir şekilde ele alan Heinlein tam bir başyapıt ortaya koymuş. Kitabın yayımlanmasının ardından tarikat tarzında bazı oluşumlar da ortaya çıkmış. Bilimkurgu klasikleri dizisinin en değerli eserlerinden biri olarak gördüğüm kitabı okuduğuma ve Robert A. Heinlein’in kalemi ile tanıştığıma çok memnun oldum.

Yaban Diyarlarda YabancıRobert A. Heinlein · İthaki Yayınları · 2018231 okunma

·

616 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Oğuz Çevik