Gönderi

96 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 25 hours
Andrey Yefimıç,Rusya'nın küçük bir kasabasında doktordur. Hayatın gerçekleri,hastaların acıları onun için üzerinde durulacak meseleler değildir. Akıl,her kavramın üzerindedir. Düşünerek,iradeyi güçlendirerek,aklın yüceliğini kavrayarak hayattan zevk alabiliriz diye düşünmektedir. Onun için iyi de kötü de içseldir,dış etkenler insan istemediği sürece kişiye etki edemez. Doktor bu karakter ve düşüncelerle yirmi yıl kadar hastaları tedavi eder,kendi ifadesiyle "kandırır" çünkü tedavi gereksiz ve faydasız bir uğraştır ona göre. Eninde sonunda herkes öleceğine ve acı çekmek insanın yüce erdemlere ulaşmasını sağladığına göre hastaları iyiletirmeye çalışmanın anlamı yoktur. Andrey Yefimıç hastanenin Altıncı Koğuş olarak bilinen bölümünde Ivan Dmitriç ile karşılaşır. Ivan Dmitriç üniversite öğrencisiyken ailesinin üst üste yaşadığı büyük yıkımlar sonucu okulu bırakmak zorunda kalır ve onca zaman rahat yaşamışken düşkün bir hayata düçar olur.Yapı olarak-yaşadığı ve tanık olduğu adaletsizlikler sebebiyle- hastalık derecesinde kuşkucudur.Herhangi bir suçu olmamasına rağmen kendini izledikleri ve bir şekilde hapse atacakları vehmine kapılır. Bu durum onun Altıncı Koğuş'a düşmesine sebep olur.Nihayet kendi ayarında,konuşabileceği bir arkadaş bulan Andrey Yefimıç sık sık Dmitriç'i ziyaret eder. Bu ziyaretlerde doktor,hasta ile hayat görüşleri hakkında felsefik konuşmalar yapar. Hastanın-aslında akıl hastası denemez- akıl yürütme yetisi ve hayat telakkisi doktoru oldukça etkiler. Ne var ki bu görüşmeler doktorun da aklını yitirmiş olduğu düşüncesini doğurur. Andrey Yefimıç'in çevresindeki insanlar onu sonunda doktorluğunu yaptığı hastanenin Altıncı Koğuş'una kapatırlar. Andrey Yefimıç, yirmi yıldır görmediği,görmek istemediği "gerçek"i bir akıl hastası hücresinde yediği dayak neticesinde görür. Çok geçmeden ölür. Rus aydınının Rus insanına uzaklığı eleştirel bir şekilde anlatılmış bu eserde. Bizim ülkemiz de benzer özelliklere sahip. *Andrey Yefimıç'in "acı" hakkında Ivan Dmitriç ile konuştuğu bölümü okurken Sait Faik'in "Sinağrit Baba" hikâyesi geldi aklıma. İnsan kötü duruma düşmemiş,felaket yaşamamış,sınanmamışsa onun hayat hakkında ettiği sözlerin pek bir anlamı yoktur.
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · İndigo Kitap · 202170.4k okunma
·
42 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.