Öyle hayat hikayeleri okudum ki. Öylesine derinden öylesine içten… Aynur ve Simla ikisinin de hayat hikayesi çok zor ve mücadeleci. Aynur’un hikayesi annesi vefat ettikten sonra aradı arkası kesilmeden devam ediyor. Simla ise eşi kanser olmuş bütün sorumluluklar onun omuzuna kalmış bir kadın.. Aynur’un kocası bir kaza sonucu bacağından olurken hayat ona bir darbe daha vurur ama asla pes etmez hep mücadele eder. Kim olduğunu asla unutmaz unutsa bile kızı Zeynep’i vardır. Ben böyle güçlü bir kadın görmedim hayatın gerçekleriyle yazılmış bir hayat hikayesi okudum. En derindeki yaralara şahit oldum. Aynur’u kendime örnek aldım. Ne olursa olsun her şeyden ders çıkarıp kendime bir umut ışığı edineceğim. Yazar bize kitap değil aslında gerçekleri yazarak yollarımıza ışık tutmuş. Simla kocası bu denli hastayken onun tavırlarına ve davranışlarına karşı özellikle sabırlı. Gerçekten tebrik ederim çok güçlü bir kadındın ve ne olursa olsun Teoman iyi olsun demekten başka bir şey demedin her şeyi hastalığın getirdiği psikolojiye bağlayarak kendine sığındın. Simla kendine bir defter tuttu içinde biriken her şeyi akıtamadığı gözyaşlarını o deftere sığdırdı. Evet kendime örnek aldığım bir davranış daha yazarın üzerimde bıraktığı yeni bir etki kendime bir defter alarak içimde düğüm düğüm olan her şeyi not edeceğim. Bu iki kadın birbirlerinin yüklerini paylaşan iki insan. Aynur’un her şeyi düşünerek her şeye yetişmeye çalışması. Simla’nın ise Aynur’un bu üstün başarıdan her zaman minnettar olması çok güzeldi. Kitabın sonu hiç umduğum gibi değildi. Ah Teoman sen nasıl bir adamsın diyorum. O sözlerin beni benden aldı. Göz yaşlarımı durdurmadım hepsi için gözyaşı döktüm diyebilirim. Ben okudum çok sevdim, yazarın okuduğum ikinci kitabıydı. Ustaca kaleme alınmış gerçek hayattan binlerce şeyin karşımıza çıktığı bir kitap.

Hakikatler KulübüMüjde Alganer · Artemis Yayınları · 202225 okunma

·

196 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

aseokuyor