Gönderi

482 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 days
Herzog, unutulmayacak bir karakter
Herzog, depresif, edilgen ve oğul, kardeş, baba, koca, sevgili, profesör, Amerikalı ve Yahudi olarak da başarısız (diyebileceğimiz) biri, kült bir karakter. Daha önce duymamış olduğuma şaşırdığım ve üzüldüğüm bir kitap oldu. Felsefe (özellikle varoluşçuluk ama Sartre'sız) ve kurgunun bir arada olduğu, sürekli o kimmiş bu neymiş diye aramalar yaptıran bir kitap, çok çok sevdim. Kitap tezlere, yayınlara konu olmuş. Öykü, yazarı Saul Bellow'un hayatı ile epey parallelik taşıyor. Yukarıda belirttiğim başarısızlıklarını düşünüp, tanıdığı tanımadığı herkese, ölülere (Nietsczhe, Heidegger) ve hatta tanrıya bile mektup yazarken bize hayatını anlatıyor Herzog. Bunu yaparken de gerçekliği dil aracılığıyla yakalamaya çalışıyor. Bir yandan da dalga geçiyor, mesela filozofların soyut teorileri ile, kardeşlerinin materyalizmi ile ve modernliğin getirdikleri ile. Beni epey de güldüren bir karakter oldu. Boşandığı eşi Madeleine ile yaşadıkları kitabın odağında, oraya takılmış. Madeleine'i tam bir canavar gibi betimliyor, amacının entellektüel ve akademik dünyada kendi yerini almak olduğunu söylüyor. Mahkemede bir davaya tanıklık ediyor ve bu nokta öyküde bir dönüşüm yaratıyor, heyecan artıyor ve sonra özgürleşme geliyor. Bu açıdan bir bildungsroman mıdır tartışmaları da varmış. Kitapta bolca William Blake alıntıları var. Sayfa 47'de "Arabanı ve sabanını ölülerin kemikleri üzerinden sür" cümlesini görünce Olga Tokarczuk'un Sür Pulluğu'nu Ölülerin Kemikleri Üzerinde" kitabını ve oradaki Blake tutkusunu hatırladım, sevindim. Bellow, kitabı editörü Pat Covici'ye ithaf etmiş. Covici Steinbeck'in de editörüymüş.
Herzog
HerzogSaul Bellow · İletişim Yayıncılık · 2020155 okunma
··
346 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.