Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Gece yarısı kütüphanesi||The midnight library Puanım:8.8/10 Herkese merhaba‍️ Sizlerle son zamanlarda okuduğum beni içine çeken,bir türlü elimden düşüremediğim Gece Yarısı Kütüphanesi kitap yorumumu paylaşmaya geldim.Kitabı birçok kitap sayfasında görüyordum son zamanlarda ve merak edip aldım.İyiki de almışım.Beni reading slump’dan çıkaran,düşmüş olan modumu ve son zamanlarda kaybettiğim motivasyonu tekrar kazanmamı sağladı. (abartmıyorum bu arada sjsjsj) Nedenine gelecek olursam; kitabın anlatımları özellikle alt metinde verdiği mesajlar,yazarın kurduğu cümleler,baş karakterimiz Nora’nın hayata bakışı ve hayattan beklentilerini kendime çok benzetmiş olmam ve yazarın kaleminden karakteri anlatışı çok başarılı olmuş olmasıydı.Kitabı okudukça insanın yaşadığı hayata,yaşamaya olan bakışı değişiyor gerçekten ne olursa olsun içimizde istediğimiz zaman muazzam bir potansiyele sahip olduğumuzu ve koşullar ne olursa olsun isteyince her şeyi başarabileceğimizi çok güzel anlatıyor. Kitabı mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.Çünkü yaşadığımız bu hayata hep keşkelerimiz, pişmanlıklarımız oluyor ve bir şeyler yapacaksak bile onlara takılıp ilerliyemiyoruz.Bu hayatta sadece biz mutsuzmuşuz gibi geliyor bize ama bu kitapta kötü sandığımız hayatımıza başka bir açıdan bakmamızı sağlıyor. Kitap alıntıları “Benim en sevdiğim taş,kaledir,”dedi sonra.”Ona dikkat etmen gerektiğini düşünmezsin.Dürüst bir taştır.Gözünü vezirin,atın,filin üstünde tutarsın çünkü onlar içten pazarlıklıdır.Ama çoğu zaman kaleye yenilirsin.Dürüstlük her zaman bizim zannettiğimiz gibi bir şey değildir.” “Hayatta kalıplar var...Ritimler.Bir hayatta kendimizi köşeye kısılmış hissettiğimizde,hüzünün,trajedinin, başarısızlığın ya da korkunun,tek bir varoluşun ürünü olduğunu düşünmek çok kolay.Yalnızca yaşamanın değil, belli bir şekilde yaşamanın sonucu olduğunu düşünmek.Demek istediğim, acıya karşı bağışıklık kazanmamızı sağlayacak bir yaşam tarzı olmadığını anlasak,her şey çok daha kolay olurdu.Mutluluğun doğasında acının da olduğunu.Biri olmadan öbürünün de olamayacağını.Tabii ki farklı düzeylerde ve miktarlarda.Ama hiçbir hayatta sonsuza kadar saf bir mutluluk içinde olamlıyız.Öyle bir hayat olabilceğini düşünmek ancak yaşadığımız hayattaki mutsuzluğumuzu büyütmeye yarar.” Arka kapak yazısı; “Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var,” dedi. “Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider. Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansını sunar sana. Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatın olacağını görürsün… Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?” Nora Seed berbat halde. Kedisi öldü. İşinden kovuldu. Abisi onunla konuşmuyor. Kimsenin ona ihtiyacı yok. Art arda alınmış kötü kararların sonucunda bir kütüphanede buluyor kendini. Zamanın hiç akmadığı bir gece yarısı kütüphanesinde, sonsuz sayıda kitabın ortasında... Kitapların her birinde Nora’nın farklı bir hayatı yazılı. Başka kararlar verseydi yaşamış olabileceği hayatlar. Farklı kariyerler, farklı eşler, farklı arkadaşlar, farklı şehirler arasında gidip gelen Nora’nın aklı sorularla doluyor. Mutluluk sadece önemli sandığımız seçimlerde mi gizli? Yanlış giden her detayın sorumlusu gerçekten biz miyiz? Hayatı yaşanılır kılan ne? Yanlış bir karar insanın tüm hayatına mal olabilir mi? Dün gezinirken bu dergiyi gördüm,ülkemizde ne yazık ki çok fazla dergi yok özellikle de sinema konulu bende bu dergiyi görünce 90’lar sinemasını da konu aldığını görünce üstüne atladım sjjsjsjs 90’lar ve 00’ların başı sinemanın altın çağıdır,derginin içerisini de biraz karıştırdım baya kaliteli hazırlanmış okumak için sabırsızlanıyorum
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155,5bin okunma
·
93 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.