Gönderi
BOŞLUĞA TIRMANAN ADAM : MARTİN EDEN
Martin Eden…Anlatmaya nereden,nasıl başlasam bilemiyorum.Kitabı birkaç saat önce bitirdim ve içimde feci şekilde bir boşluk hissediyorum.Martin Eden beni çok sarsan,üzen,bazen gözümden yaş getiren bazen de yüzümde tebessüm oluşturan bir eser oldu.Martin Eden’la öyle bir bağ kurdum ki kitabı bitirdikten sonra bir dosta veda etmiş gibi hissettim kendimi.Şu yaşıma kadar okuduğum kitap karakterlerinden şüphesiz ki en sevdiklerimden biri Martin oldu zaten ancak bu kadar büyük bir sevgi içimde boşluk oluşturmayı başarabilirdi.Kitaba dair daha çok şey söylemek istiyorum ama kelimeleri,kafamdan geçenleri ve kalbimden dile gelenleri aktaracak kadar güçlü görmüyorum kendimi,anlatamıyorum.
Gelelim eserin ne anlattığına.Olay delikanlı,genç bir denizci olan Martin Eden’ın soylu bir genç olan Arthur’u müthiş bir dayak yemekten ve hatta ölmekten kurtarması ve bunun üzerine Arthur’un Martin’i ailesi ile tanıştırmasıyla başlıyor.Martin ilk defa içinde bulunduğu bu soylu ortamdan çok etkileniyor ayrıca bu soylu insanlardan olan Ruth’a da burada aşık oluyor.Hem bu soylu ortama duyduğu hayranlık hem de Ruth’a olan yüce aşkı onu bu ortama bu insanların konumuna ulaşabilmek amacıyla büyük bir çalışma yolculuğuna sürüklüyor.Bunun sonucundaysa istediği her şeye ulaşmış derken aslında başından beri arzu etmediği bir yolda yorulmuş olduğunu anlaması ve hayata dair bir anlam bulamamasıyla eser trajik bir sona bağlıyor.
Aslında kitap bir aşk romanından çok daha fazlasıdır.Bu kitap bir başkaldırıdır ; topluma ya da kendini soylu kesim diye tanıtan ama içi çürük bir elmadan farksız olan insan topluluğuna bir başkaldırı.Martin Eden’dan çok şey öğrendim : İtibar,para, şan şöhretin hayatta hiçbir anlamının olmadığını asıl önemli olanın ruhu doyurmak ve çıkarsız ilişkiler kurarak sevmek olduğunu yüzüme vurdu diyebilirim.
Ve son olarak kitapta geçen en sevdiğim ifadeye yer vererek incelememi burada bitirmek istiyorum :
“ Kültürün giyimle atbaşı gittiğine,üniversite eğitimiyle derin bilginin aynı şeyler olduğuna inanarak nasıl da kendini kandırmıştı.”
Hoşçakal Martin Eden seni özleyeceğim…
·
67 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.