Gönderi

198 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
Âlimlerin Âlimi !
Dinler tarihi, Felsefe tarihi ve Bilim tarihi disiplinlerini krnolojik ve kaynak olarak geriye götürdüğümüzde, her üç sahanın kesiştiği bir ortak bir zaman üzerinde karşımıza çıkar “Hermes” figürü.Ortaçağ’da, zaman zaman Mısırlıların Thoth’u, Yahudilerin Uhnuh’u, eski İranlıların Hûşeng’i, zaman zaman da Müslümanların İdris’i(as) ile bir tutulmuş, hangi coğrafyada olursa olsun, insanlar onu insanlığa ilâhî bir mesaj getiren ve ilimlerin kurucusu bir peygamber olarak görmüşlerdir. Dolayısıyla bu da bu figürün tüm insanlığı etkilediğinin bir kanıtıdır. Hermes. Kimilerine göre bir kişi, kimilerine göre bir sıfat, bir topluluk. Bu konu her ne kadar tartışmalı da olsa Hermes’in tüm insanlığa yön verdiği şekil verdiği gerçeğini asla değiştirmez. Hermes’in doğum yerinin Mısır veya Babil olduğuyla alakalı çeşitli rivayetler vardır. Burada dikkat çeken başka husus ise bana göre; Mısır ilk metafizik ve felsefi konularla ilgilenenlerin şehri olmasıdır. Bu ilimleri Grek düşünürleri tarafından gelip alınıp sistematize edildiği söylenmektedir. Yani felsefenin başkenti Yunalılar değil. Ama en büyük katkıyı yapanlar ise kuşkusuz Grek kültürüdür. Mezopotamya aracılığıyla da Hint ve Çin diyarına yayıldığı söylenmektedir. Batı kaynakları incelendiği zaman, Hermetik Külliyatın direkt Mısır ( İskenderiyye) ‘den değil, İslam kaynaklarından batıya aktarıldığı söylenmektedir. Hermetik felsefe iki tip insan ortaya çıkardı. Bunlardan birincisi; eski Mısır’da olduğu gibi fani insan, ikincisi ise eski Yunan’ da olduğu gibi bilge insandı. Toplumların ve kültürlerin o dönemde insanlığı nasıl etkilediğini bu çalışmada çok iyi görüyoruz. İslam düşünce sistemi de doğal olarak bu akımdan nasibini almıştır. Çünkü İskenderiye, şarkın ve kadim Mısır bilginlerinin buluştuğu ortak noktadır. Müslümanlar, bu ekolun kaynağını, İdris (a.s) ve Süleyman(a.s) gibi peygamberlere dayandığını dolayısıyla ilahi kaynaklı olduğunu dile getirmişlerdir. Cabir b. Hayyam, İbn Sina, Farabi, Kindi, İbn Arabi gibi İslam düşünürlerinin eserlerinde görüşlerinde Hermatik düşünceden esintiler bulmak mümkündür. Hiçbir gelenek, hiçbir kültür dünyada tek başına var olmamıştır. Bu yüzden bana göre İslam’da Hermatik düşünce incelensin araştırılsın. Bu çalışma sonucunda Müslümanların kendi tevhid esasları ile kadim çağlardan gelen gelen bilimleri nasıl bir potada eritip birleşik bir alem ortaya koyduğunu bu sayede daha iyi anlayabiliriz.
Hermesler Hermesi
Hermesler HermesiMahmud Erol Kılıç · Arkeoloji ve Sanat Yayınları · 201060 okunma
·
333 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.