Gönderi

339 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
Yazarın bu kitabı benim için diğer kitaplarından daha alt seviyede oldu. Bu kitabı daha çok düşüncelerini ve Anunnakilerin varlığını, geçmişte yaşadıklarını göstermek babında, gidip gördüğü yerlerde onlardan aradığı izleri belgesel gibi aktarıyor. Aslında bu tarz kitaplar okumuştum. Erich Von Daniken ve Graham Hancock yazarları da bu tarz kitaplar yazmışlardır. Hatta onların kitapları bence bu kitaba göre daha ele gelir ve daha araştırmacı derinseldi. Bu kitapta ise direkt gezi yapılıp “umarız ordan bir iz buluruz” tarzındandı. O nedenle daha düşük buldum. Tabi bazı bölümleri öyle değildi. Mesela Balbeek yani Anunnakilerin füze fırlatma istasyonu. Ordaki yapıların insan elinden çıkmadığı belli zaten. Diğer kitaplarda da okumuştum. Tabi hangi kitap daha önce yazılmış bilmiyorum belki de bu kitap daha önce yazılıp diğer yazarlar faz alıp kendileri de araştırmış olabilirler. Yazar bu kitabı yazmadan önce baya bir geziyor. Baya zengin ola ki helikopter kiralamaya kadar. Türkiye, Suriye, İsrail gibi Anunnakilerin yaşadıkları yerleri geziyor daha çok. Kitap Truva ile başlıyor. En dikkat çekilen bölümlerden biri de astronot adam heykeli. Bunu netten okumuştum ama burda daha detaylı okumuş oldum. Bu heykel İstanbul Arkeoloji müzesinde saklanırken yazarın keşfinden dolayı sergilenip sonra yine sahte eser diye kaldırıp ne olduğu belli olmadan duruyor şu an. Olmekler de ilgi çekici. Afrikalı surete sahip olup gelişmiş bir medeniyet olarak Orta Amerikada ortaya çıkıyorlar. Hiç görmedikleri halde fil heykelleri bulunuyor ve sonra bu heykel ortadan kaldırılıyor. Kutsal kitaplarda geçen uçan araçlarından bahsediliyor. Daha çok ise Sina Dağı üzerinde duruluyor. Musa’nın Tanrı’yla konuştuğu yer yani. Belirlenen ve turlar düzenlenen şu an Musa dağı olarak geçen dağın aslında geçmişteki bilgilere bakılarak Sina dağı olmadığına karar verip yaptığı araştırmalarla ve askerlerin izin vermemesi dolayısıyla ismini veremediği bir dağa helikopter uçuşu yapıp buranın Sina Dağı olduğuna karar veriyor yazar. Hatta dağın üstünde bir şekil görüyor uzay aracına benzetiyor. Alt kısımda mağara görüyor fakat bir türlü o dağın zirvesine gidip görüdüğünün araç mı yoksa dağın parçası mı olup olmadığını teyitleyemiyor biz de okurken merakla kalıyoruz sadece. Kitaba fotoğrafların konulması güzel de keşke konu akışıyla aynı yere konulsaymış. Okurken sürekli arkaya dönüp geri konuya dönmek zor oluyor. Diğer yazarlarda da görüyorum bu hatayı çok. Bir de yazarın sadece tek olan dediği fotoğraflar o kadar kötü ki hiçbir şey anlaşılmıyor. Yani özetle bu kitabı okuyacak olan varsa çok şey beklemesin. Sadece yazarın kafasındakileri gidip yerinde görme yolculuğunu okuyorsunuz. Daha iyisi için Tanrıların Parmak İzleri kitabını tavsiye ederim.
Keşif Seferleri
Keşif SeferleriZecharia Sitchin · Ruh ve Madde Yayınları · 200927 okunma
·
85 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.