19. yy Paris'inde sabah ayini sonrası Notre-Dame Kilisesi'nin önünde ağır fiziksel sorunları sebebiyle ailesi tarafından terkedilmiş eciş bücüş kafalı kızıl saçlı tek gözlü bir çocuk bulunur. Başrahip Frollo 'Görünüşün biraz farklı olsa da sen de bir insansın' diyerek istenmeyen bu çocuğu evlat edinir. Çok çirkin olduğundan ona Latince'de "eksik-tamamlanmamış adam" anlamına gelen Quasimodo ismini verir. Büyüyünce katedralin çanlarını çalmakla görevlendirilen Quasimodo çan sesleri yüzünden zamanla sağır olur. Bebekken Çingeneler tarafından kaçırılan Esmeralda ise güzelliğiyle çevresindekileri büyülemekte ve herkesin gözünü kamaştırmaktadır. Geçimini sokak gösterileriyle sağlayan kızın bir de keçisi vardır. Hayatı, çanlar ve Notre-Dame Kilisesi'nden ibaret olan Quasimodo, güzeller güzeli çingene kızı Esmeralda'ya, ilk görüşte büyük bir aşkla vurulur. Ne yazık ki Esmeralda’nın gönlü sırtındaki kamburla alay konusu olan Quasimodo’da değil, soylu ve zengin bir ailenin kızıyla nişanlı olan çapkın, palavracı maalesef yakışıklı yüzbaşı Phoebus’tadır. Bütün bunlar yetmezmiş gibi, tüm yasaklara ve kurallara rağmen Papaz Frollo da Esmeralda’ya tutkundur. Engelleyemediği hastalıklı ve saplantılı tutkusu yüzünden Esmeralda’nın başına gelmeyen kalmayacaktır. Bu üç farklı aşkın merkezinde yer alan genç kız, işlemediği bir suçla itham edilip türlü zorluklarla yüzleşmeye mecbur kalacaktır. Fransa'nın karanlık döneminden kesitler sunan bu eser asla bir aşk hikâyesi değildi. Güzellikle çirkinliğin, iyilikle kötülüğün, merhametle zulmün, saflıkla tutkunun yollarının kesiştiği kaderin, adaletin, inancın sorgulandığı muhteşem bir başyapıttı. Esmeralda'nın da dediği gibi: ''Sen sahiden hayatımda gördüğüm en güzel çirkinsin...'' Quasimodo

Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · İskele Yayıncılık · 201932,6bin okunma

·

255 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Özlem