Gönderi

520 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Bir çöküşün öyküsü keşke başarının diyebilseydim
Jack London'un yarı otobiyografik romanı. Bildiğim kadarıyla kendini yetiştirmiş olması, işçi sınıfından gelmesi, yazarlık girişimleri, yaşadığı yer olan Oakland, arkadaşı Brissenden, ergenlikte giriştiği çete kavgaları, verdiği mücadeleler, uğradığı düş kırıklığı ve Güney'e açılması gerçek olan bölümler diğerleri kurgu çünkü Güney'den geri dönmüş. Kitaptaki Ruth Morse adlı karakter ise Jack London'un ilk aşkı Mabel Applegarth'tır. Martin Eden denizcilik işi ile uğraşan, 21 yaşında, eğitimsiz bir gençken, Arthur'un hayatını kurtarmış ve bir gece Arthur'un onu yemeğe davet etmesi üzerine Arthur'un burjuvazi ailesine katılmıştı. Bu yemekte Martin kendisinin eksiklerini gördü ve Arthur'un kız kardeşi Ruth'dan çok etkilendi. Kıza ulaşabilmek, onun kalbini kazanabilmek için, kendisini değiştirmesi ve yetiştirmesi gerektiğine karar verdi. Sonrasında Martin kütüphanelere kaydoldu ve sürekli okudu görgü kuralları, kişisel bakım, matematik, psikoloji, şiir, felsefe, din, bilim, ekonomi v.s. Eline ne geçerse gece-gündüz okuyordu. Fakat eğitim yetersizliğinden kitaplardaki fikirleri anlamlandıramıyordu. Bir süre sadece sözlük okuma yoluna gitti. Bilmediği bir çok kelime vardı. Bu arada içkiyi bıraktı, dış görünüşüne özen göstermeye başladı. Martin'in parası azaldığı için sekiz aylık bir deniz seferine çıktı. Bu sefer ona sadece para kazandırmamış, okumasına, öğrenmesine, dilini geliştirmesine de olanak sağlamıştı. Yolculuk dönüşü aklında tek bir düşünce vardı. Yazmak! Seferde gördüğü muhteşem manzaraları ve hazine avcılarını yazmak istedi. Makaleler, hikayeler, gazete ve dergilere gönderebileceği yazılar v.s. kendini tamamiyle yazmaya odakladı. Fakat editörler yazdıklarını kabul etmedi. Çünkü yaşamın temel özelliklerine dair hiçbir şey bilmiyordu daha öğreneceği çok şey vardı hala eksikti. Martin pes eden, vazgeçen, güçlüklerden sonra yıkılan bir yapıya sahip değildi. Her zaman başarmaya odaklıydı. Fakat hayat devam ediyordu ve yine parası bitti bu sefer bulunduğu yere iki-üç saat uzaklıkta olan bir çamaşırhanede çalışmaya başladı. İşi o kadar yorucu ve ağırdı ki kitap okumaya, yazmaya ve kendine vakit ayıramaz oldu. Bu iş onu çalışan bir canavara, bir makineye dönüştürmüştü. Sadece bir gün izni vardı. Bu izinler onu bazen uykuya, bazen içkiye, bazen de iki saatlik yolu bisikleti ile kat ederek Oakland’a sürüklemişti. Ne düşünmeye, ne de dinlenmeye vakti yoktu. Sonunda işi bıraktı ve Oakland’a döndü. Bu dönüşte Ruth ile yakınlaştılar. Kendi aralarında bir nişan yaptılar. Tekrar yazmaya, dergilere yazılar göndermeye devam ediyordu. Maddi sıkıntılar, pullar, kiralar, borçlar, rehin verilen eşyalar, veresiyeler fazlasıyla kafasını kurcalıyordu. Yazdıkları bazen dergilere kabul ediliyor fakat bedelini alamadığı ya da eksik aldığı oluyordu. Bazense geri gönderiliyordu. Martin yönünde olaylar çok kötü bir biçimde devam ederken bir muhabirin Martin adına yazmış olduğu sosyalistlik iddiaları ortalığı iyice karıştırmıştı. Herkes Martin'i sosyalist bir vatan haini olarak değerlendirdi. Zaten bir çok sorunun yaşandığı, Ruth ile de nişanı bozuldu. Bundan sonra Martin büyük bir depresyona girdi içkiye, sigaraya tekrar başladı, yazmayı bıraktı. Tüm heves ve isteğini kaybetti. Bu aşamada güzel şeyler de oluyordu. Dergilerden gelen çekler, yazı kabulleri, üst üste basılan kitaplar fakat bunlar artık Martin'i memnun etmiyordu. Yiyecek bulamadığı, yazmak için uykusuz kaldığı günler geçmiş, tanınan bir yazar olmuştu. Ancak çektiği sıkıntılar, yaşadıkları, hayal kırıklıkları onu isteksiz bir adama dönüştürmüştü. Hayata, yazmaya ve başarmaya istekliyken ona sırtını dönenler, inanmayanlar başarıyı elde ettiği zaman etrafında pervane oldular. İnsan denen vahşi yaratık bu güzel insanın çöküşünü hazırladı. Ne diyor Yaşar Kemal "insanlarla oynamamalı bir yerleri var çok ince bir yerleri işte oraya değmemeli" Çok kırıldı istediklerine kavuştuğu, başardığı anda tüm umudunu kaybedip kendini derin mavi sulara gömdü. Keyifli okumalar...
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202392.7k okunma
·
117 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.