@Nur Sağlamer in romanını bitirdim. Kitabı okurken Diyarbakır /Ergani özelinde bir Türkiye yolculuğuna çıkardı beni. Türkiye panoraması... Yaşanan acıları, zorlukları, sıkıntıları, anlatılsa inanılmayacakların tümünün tanığı olarak Dicle nehrini konuşturmuş. *Dicle Sen Söyle* diyerek. İnsanın iyiliğiyle, kötülüğüyle, zaaflarıyla her yerde *insan* olduğunu vurgulamış. İyi insanların *iyi kalmak* için çektikleri zorlukları, ödediği bedelleri, acıları anlatmış Ali Ağa karakteriyle... Anne ve babasına, çocuklarına ve eşine olan sevgisiyle *kadınlığı* yazdırmış yüreği cennet olan Besra Hanıma... Öğretmenliğin sadece öğretmek olmadığını, sevmek olduğunu, öğretmenin *tüccar* olmadığını, iyi bir insan olmak olduğunu, idealizmin mücessem hali Hasan Öğretmeni anlatmış... Darbeler, idamlar, göçler, yoksulluklar, göçmenler... Tam bir Türkiye fotoğrafı... Kitap o kadar akıcıydı ki çabuk bitirmemek için kendimi çok zorladım. Her paragraf her cümle o kadar yerinde ve gerekliydi ki bir tek sözcük bile çıkarılamıyordu cümleden. Yazar Ergani yi anlatırken oraya özgü kültürel motifleri de çok fazla kullanmış. Kitap aynı zamanda ciddi bir araştırmanın da sonucu. Bölgede yaşanan bazı hadiseler ve yöneticilerin tepkileri de bugünkü mevcut bazı sorunları anlamamıza ve sorunun kökenine inmemize yardım ediyor. Sonunu ağlayarak yazan yazar kitabın sonunda beni de çok hüzünlendirdi. Dünyanın iyi insanlar sayesinde ayakta durduğuna bir kez daha kani oldum. Kitaptaki resimler siyah beyaz olduğundan tam seçilemiyordu ama her bölümün başına konan tac gibiydi. Ve sözcükleri kullanmadaki ustalığı fırça kullanmadaki kadar usta ve sanatsaldı. İyi ki okudum. İnsanı, kadını, aşkı, mücadeleyi anlamak isteyen herkese de okumasını şiddetle öneriyorum.

Dicle Sen SöyleNur Sağlamer · Sabev Yayınları · 20107 okunma

·

127 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Suat Serenkili