Gönderi

384 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Ve Ölüm Severdi İnsan...
İnsan hırsları ve çıkarları için hem diğer canlılara hem de kendi türüne ölüm saçıp gelmiştir çağlar öncesinden. Habil o ıssızlık günlerinde bile kardeşi Kabil'i öldürmüştür der kutsal kitaplar. Kim bilir kaç beden ,zamanın o ağır ağır dönen çarkı içinde belki bir kelebeğinki kadar ömür sürmeden, toprağa düş(ürül)müştür en güzel günlerinde. Kaç ana yavrusuna doyamamıştır, kaç kadın yavrusunu öksüz büyütmüştür, kaç erkek birilerinin savaşında canını vererek belki yalnızca tarih derslerinde anılacak bir sayıya dönüşmüştür. Şolohov'un Durgun Akardı Don serisine başlamışken, onun muhteşem cephe tasvirlerini okuyup okuyup sarsılırken sayısız savaş geçti aklımın ucundan. Cengiz'in, İskender'in, Sezar'ın, Hitler'in ve daha nicesinin savaşlarında toprağa düşen bedenleri düşündüm. En son da Suriye ve Afganistan'dan manzaralar canlanıyordu gözümde. Derken savaşa ve ölüme doymamış insanlık, ben henüz serinin 2. kitabına başlamışken savaşlarına bir yenisini kattı. Sayıya dönüşecek yeni bedenler lazımdı demek ki doymak bilmeyen aç canavara. Şolohov'un anlatımı her alanda güzel ama savaşı ve ölümü bu denli çarpıcı yansıtabilen eşsiz bir usta olduğunu söylesem abartmış olmam. Yukarıdaki görseli okumak için vaktiniz varsa beni daha iyi anlayacaksınız. Bitirmeden hakkında bir şeyler yazmak istediğim ilk yazar ve eserdir. Tüm bunları okurken yüzyıl öteden bize ışık tutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sözleri geldi aklıma. "Behemehal şu ve bu sebepler için milleti harbe sürüklemek taraftarı değilim. Harp zaruri ve hayatî olmalı. Hakiki kanaatim şudur: Milleti savaşa götürünce vicdanımda azap duymamalıyım. Öldüreceğiz diyenlere karşı 'ölmeyeceğiz' diye harbe girebiliriz. Lâkin milletin hayatı tehlikeye maruz kalmayınca, savaş bir cinayettir.”
Durgun Don - Cilt 2
Durgun Don - Cilt 2Mihail Şolohov · Yordam Edebiyat · 2018978 okunma
·
194 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.