Gönderi

240 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Yaşasın Cumhuriyet
Sibel K. Türker'in Burada Kalmak kitabı ile geldim bu kez. Bir önceki kitapta olduğu gibi bu kitapta da Ankara'dayız Nasıl denk geldiyse? Kitabımızın başkarakteri 17 yaşında lise öğrencisi olan Kutlu. Kutlu dedesi, babası ve ağabeyiyle yaşamakta. Küçük yaşta annesini kaybeden bu Kutlu oğlumuz tam bir polyanna desem yeridir. Kendisini optimist (iyimser) olarak tanımlıyor zaten. Fransız dil filozofu Voltaire' nin Türk gençliği mübarek Bir de kendisinden üç yaş büyük arkadaşı Erdem var ki tam bir pesimist. O da Italyan düşünür Machiavelli'nin Türk versiyonu (Yazar bu benzetmeleri yaptığımı okusa ne der acaba?) Yani Erdem de Kutlu'nun zıddı bir karakter. Onun da annesi yok. Aralarındaki tezatlığa rağmen onları birleştiren ortak nokta bu belki de.... Kutlu ve Erdem üzerinden annesuzlik hissi çok güzel anlatılmış. Kadının toplumdaki yerine ısrarla dikkat çekmiş yazar. Sürekli yemek, temizlik, düzen konularında anneye duyulan özlem dile getirilmiş. Sanki kadının toplumdaki yeri sadece annelik yapmakmış gibi! Bir de apartmanda bir Suna teyzemiz var. Otoriter mi otoriter. Suna teyzeye Kutlu'nun dedesi Süheyl, Suna teyxenin kızı Melike'ye Kutlu'nun babası Fuat, Melike'nin kızı Oya'ya da Kutlu aşık. Sadece Kutlu'nun ağabeyi Kutsal açıkta kalmış. O zaten araya karışmış bir İrlandalı. Bu bağlamda kuşaktan kuşağa değişen insan ilişikleri ele alınmış. Yazarın üslubunu Oğuz Atay'a benzettim ben. Yaptığı felsefeyi beğendim. Ayrıca yazarlık ve yazı türleri üzerine yaptığı yorumlar enfes. Mesela Irlandalı diye tabir ettiğim ağabey Kutsal bu bağlamda dildeki yabancılaşmayı temsil ediyor. Evet, doğru anladınız.. Kitaptaki her karakter bir metafor aslında. Dedim ya kitap Ankara'da geçiyor diye. Yazar bir kentin başkent olabilmesi için yeterli ve gerekli sosyal ve kültürel alt yapıya sahip olması gerektiğinden yana. Bu durumda eleştirisini yapan yazar ile aynı fikirdeyim ben de. Hep söylerim, maalesef Ankara başkent olmaya pek de uygun bir şehir değil. Bence Ankara'nın tek güzel yanı Anıtkabir Kitabımızın hikâyesi 2002 yılında geçiyor, O yıllarda baş gösteren Ankara'daki kentsel dönüşüme değinilmiş. Bu da yurtdışında yaşamasına rağmen Ankara'da yaşayanların kaderini etkileyen Melike üzerinden anlatılıyor. Annesi Suna teyze tabii ki bu duruma karşı. Dimdik ayakta ve direniyor. Suna teyze Cumhuriyet, Melike ise 2002'den sonraki zihniyet Dediğim üzere her karakter çok özel ve hepsi de bir kavramı ifade etmekte. Gerçek ile rüya, geçmiş ile gelecek, kalmak ile gitmek, iyi ile kötü, sevgi ile nefret, inanç ile inançsızlık ve daha birçok zıt kavramın arasında gidip gelir insanoğlu. Önü sonu herkes bir yerde kalır. Ben Suna teyzede kalmak istiyorum şahsen Yaşasın Cumhuriyet Bakalım siz okuduğunuzda nerede kalmak isteyeceksiniz. Nerede kalırsanız kalın evvela sevgiyle kalın. Çav bella.
Burada Kalmak
Burada KalmakSibel K. Türker · Can Yayınları · 201857 okunma
·
175 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.