Yeni Güneş serisinin ilk kitabı İşkencecinin Gölgesi, ilk yarısı ile ilgi çeken, merak uyandıran bir işleyişe sahipken, ikinci yarısında fikir uçuşmaları, bir konunun derinleştirilmeden farklı bir konunun gündeme getirilmesi, amaçları anlaşılmayan yeni karakterlerin konuya dahil olması, anlam verilemeyen diyaloglar sebebi ile kopmalar yaşadığım bölümler içeriyordu. Neil Gaiman'ın Gene Wolfe'nin nasıl okunması gerektiğine dair önsözde değindiği gibi anlam verilemeyen kısımlar akış içerisinde bir temele otursa da, derinleştirilmeden geçilen unsurlar, ilk kısımda yansıtılan ilgi çekici evrenin ve özgün fikirlerin yerini tesadüfi olayların alması ve ana karakterin çevresindeki kadınlara yönelik yakıştırma ve davranışları hikayeye bağlanmamı engelledi. Hikaye, çok uzak bir gelecekte güneşi sönmeye yüz tutmuş Urth isminde bir gezegende geçiyor. Nessus şehrinde bulunan Hisar bir çok loncaya ev sahipliği yapmaktadır. Bu loncalardan biri de Hakikat ve Nedamet Arayanlar Mezhebidir. Bu mezhebe mensup bir işkenceci çırağı olan Severian'ın en ilgi çekici özelliği mükemmel bir hafızaya sahip olmasıdır. Üstat olma yolunda eğitime devam ederken, Thecla isminde bir mahkuma merhamet göstermesi sonucu infaz memuru olarak Thrax kentine sürgüne gönderilir. Kitabın ilk yarısı çıraklık dönemine ve geçmiş yaşantılarına değinirken, ikinci yarısı sürgün yolculuğu sırasında başından geçen akıl almaz olaylara odaklanıyor. Özellikle Botanik Bahçeleri; farklı duygulara hitap eden , birbirinden büyülü özelliklere sahip odaları ile ilgimi çeken ve daha detaylı değinilmesini istediğim bir bölümdü. Bilimkurgu kitap kulübü Şubat ayı kitabıydı. Belli bölümlerde ilgimi çeken ancak derinleştirilmeyen öğelere yer verebileceği inancı ile ikinci kitabı da okumayı planlıyorum.

İşkencecinin GölgesiGene Wolfe · İthaki Yayınları · 2019290 okunma

··

828 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Aylin Büyüksavaş