Kitap bir günde bitti, akıcı bir kitap. Ama bir o kadar da hüzünlü,kalp dayanamıyor..
Kitaptaki anlatım tarzı, mantık uygunluğu ve anlatılan kanlı soykırımın detayı yönünden başarılı bir eser.
Eser "Suada" karakteri üzerinden Srebrenitsa Katliamı anlatılıyor. Soykırımın çoğu detayı verilmiş.
Suada 18 yaşında, Müslüman bir Boşnak kızı. Saraybosna 'da konservatuar okuyor. Bu sırada hocası Profesör Duşanka'nın oğlu Tarık ile tanışıyor ve aşık oluyor.
Ramazan Bayramı arifesinde ailesini ziyarete giden Suada, çıkacak olan savaştan ve başına geleceklerden habersizdir...
20. yüzyılda yapılan insanlık dışı, sözde bir savaş. Sadece bir savaş değil bu! Bu bir katliam,bu bir soykırım!
Bir gecede insanların hayatı nasıl bu denli değişebilir? Bir insanın dini düşüncesi farklı diye,onun ölümüne nasıl sebep olabilir ki?! Ölüm ve tecavüz listeleri yayımlanıyor. Planlı bir soykırım! Tek amaç intikam.. Ailelerini,namuslarını, hayallerini, umutlarını yitiren insanlar..
Kitabı okurken sürekli yüreğim ağzımda okudum ve şunu düşündüm:
"Ben okurken dahi bu kadar kötü olduysam,bu insanlar nasıl katlanabilmişler?"
İnanın konuşulacak çok şey var ama aradan kaç yılda geçse insanlar farklılıkları yüzünden hâlâ birbirlerini katletmeye devam ediyor... Masum insanların zarar gördüğü hiçbir dava haklı olamaz...
Kitabı bitirdikten sonra bir kez daha sadece bir kurgu olmasını istedim.. 20. yüzyıl Avrupa'sında böyle bir soykırımın, böyle bir katliamın yaşanması o kadar kötü ki..
Hani insan hakları?
Hani din-düsünce özgürlüğü?
Bir kişinin dili,dini, ırkı, inancı, düşünceleri,ten rengi farklı olabilir. Ama tüm bunların ötesinde bizler insanız,insan! Hiçbir sebep böyle bir katliamı haklı çıkaramaz..
Son olarak eğer Srebrenitsa Katliamı hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız kitap çok fazla içeriğe sahiptir. Ama unutmayın ki sağlam bir pisikoloji istiyor. Eğer hassas bir yapıya sahipseniz okumamanızı tavsiye ederim.
Keyfili okumalar diyemiyorum çünkü üzülerek söylüyorum;bu bir katliam kitabı..