Gönderi

502 syf.
·
Not rated
"Savaş icat eden görmesin cennet." Demiş büyük usta Yaşar Kemal.Bu savaşların bir kazananı yok kaybedeni pek çok.Acısıyla, gözyaşıyla,yetimiyle, bozulan bitki örtüsüyle, kirlenen deniziyle tek bir kazanan yok.Kazandığını sananlar en başta kaybedenler.Bu destansı roman bizlere bu gerçekleri bir kez daha sunuyor bizi bir kere daha kendi insanlık sınavımızda en iyi olmamıź gereken konularda en zayıf olduğumuz gerceğini bize gösteriyor.Çünkü o işler öyle olmuyor maalesef.Insan oluyoruz ama insan olarak doğduğumuz zaman insanlık da eklenmiş olarak doğmuyoruz onu yaptıklarımızla kazanıyoruz.İnsan olmak başka iş insanlık başka iş çünkü.Herkese nasip olmuyor. Bu büyük destanın 4 ciltlik bölümünün ilk cildi.Diğerlerini de süratle okuyacağım.Fakat bu savaş bana şunu bir kez daha gösterdi.Bu savaşın ruhsal acıları bedensel acılarından daha bir acı ki bence insanın Çektiği ruhsal acıların yaninda bedensel acılar hicbir şeydir. Tekrar kitabımıza dönecek olursak okurken aşk, acı, tutku, ihanet, özlem ve çalkantılarla dolu bir ruh hali içinde tarih sayfalarında geziyor gibiydim.Eserde zengin, fakir, aristokrat, köylü, kadın, erkek, yaşlı, genç, Bolşevik gibi her tabakadan insanla süslenen bir anlatım vardı. Kitapda Kazak halkının gelenek ve görenekleri, yaşamı, yaşama bakışları ve tarihi dönemeçte etkin faaliyetleri farklı açılardan incelenmiş. Toplumsal hayat ana teması altında aile, akraba, toplumsal ilişkiler gibi konular bolca işlenmiş.Eserde en çok işlenen toplumsal unsur aile ve akraba gördüğüm kadarıyla.Ailevi ilişkilerin önemi ve kişilerin birbirleriyle olan bağları sıklıkla ifade edilmiş.Çarpık ilişkiler de söz konusu ama iyisi ile kötüsüyle bolca kalabalık aileler resmedilmiş. Ilk etapta bolca aile hayatları ve aşk üzerine işlenen temalar kitabın ortalarına geldikçe savaşa evrilmiş ve bizleri adım adım Birinci Dünya Savasina götüren surecten bahsedilmiş. Tam olarak günümüzde devam eden bir savaşın kahramanlarından olan Rusların gene o dönemde de bu aktörlüğünden geri kalmadığını görüyoruz.Gaddar hükümet adamlarının kendi hırsları uğruna milliyet ayırt etmeksizin toplumları nasıl felakete sürüklediğini ve savaşın savaşan insan üzerinde nasıl vicdanı bir tahribat yarattığını gene bu kitapda görüyoruz.Bu kitap tarihe ışık tutacak bir kitap.Hem ansiklopedi niteliğinde hem bolca olay örgüsü olan kaliteli bir kitap.Kitapda her bir kelime diğeriyle ahenkle dans ettirilmiş kendinizi kelimelerin o muhtesem büyüsü içinde bulacaksınız.Mutlaka okuyun.Eserin dört cilt olmasından kaynaklı emsallerine göre daha az okunduğunu düşünüyorum çünkü Atatürkün dediği "Türk milleti çalışkandır" sözü bence gerçeği yansıtmıyor çünkü Türk milleti tembeldir.Atatürk öyle olmamızı istediği için öyle demiştir bana göre. Bu yüzden sayfa sayısı daha az daha popüler kitapların izinden gitmeyi tercih ediyoruz fakat bu kitap sizi her yönden hepsinden fazla doyurabilir bilginize.
Durgun Don
Durgun DonMihail Şolohov · Sosyal Yayınlar · 19651,381 okunma
·
242 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.