Gönderi

164 syf.
10/10 puan verdi
·
42 günde okudu
Sibirya da 1 günlük ölüm...
Kitapta Kaptan ile Sezar ın arasında geçen muhabbette bir filmden bahsediyorlar. Hadi yine iyisiniz size kıyak geçiyor filmin ismini söylüyorum. Ben görünce şahsen duygulandım. Düşünün zamanında Soljenitsin ile aynı filmi izlemişim. Film 1925 yılında SSCB tarafından çekilen POTEMKİN ZIRHLISI... Sinema tarihinin ilk 10 filminden biri olarak gösteriliyor. Sinema sanatında bir devrim olan bu filmi mutlaka izleyin. Şimdi kitaba geçiyorum Güzel bir kitap okudum. Çok güzel cümleleri olan, insanı içine çeken ve kendinden bir parçaymışçasına sevdiren bir kitap. O soğuk ve yoksul, acılarla dolu kamp gününü Denisoviç ile yaşarken, kah güldüm çokça acı çektim. Üzülmemek el de değil. Bu da olur mu ulan dediğimde olur her şey olur burası dünya evladım diyorum kendime. Aslında kitapta bol bol ülkemizden de yerler buldum. Resmen o kamp hayatını o sert ve dikta rejimi aha burada da yaşadığımız için pek yabancı değildim. Soljenitsin Sovyet rejimi eleştirisine bu kitabında ise oldukça coşkuyla giriyor ve dönemin memurlarına da değinmeden kendini alıkoyamıyor. Nasıl değinmesin ki sen hükümlü olarak her işi yap ezil aç kal hasta olsanda çalış ama yerinde oturan memur senin yaptığın işten nasiplenip yesin... Yabancı değilim. Kamp hayatının kötü olması yetmezmiş gibi bir de hücre cezaları var 10 günden fazla kalsan kesin öldün diyor Soljenitsin ki ölenlerde varmış. Peki kitabın kahramanı olan Denisoviç kimdir? Esir düştüğü Almanların elinden zor bela kaçtıktan sonra SSCB tarafından casuslukla suçlanıp ve kervan geçmez ama kuş donar bir mevkide kendisini 10 yıl bitirecek kamp hayatına gönderiliyor. Ivan Denisoviç son zamanlarını yaşarken unuttuğu ailesini de hatırlamaya çalışıyor. Çalışıyor diyorum çünkü geçen 9 yılla birlikte ailesinden ne mektup istiyor ne de herhangi bir erzak. Zaten gelen erzakta eline geçmeden önce memurlar tarafından yiyiliyor... Adi herifler. Rus dilinde ki bu topluma yakınlık Soljenitsin'in eserlerinde daha çok kendisini gösteriyor. Tam olarak Anadolu insanını anlattığını hissettim. Dili o kadar zarif ve güzel ki kaba olması gerektiği yerde de Anadolu halkı gibi bunu başarabiliyor. Diyorum Rus sanatçılarının çoğu bu toprakları tatmışlar ama en fazlası Şolohov ve Soljenitsin... Kamp hayatında sadece bir gün anlatılıyor. Ama bir günü gören bir insan diğer zamanları göremeden öleceğini düşünüyor. Okudum ve dedim ki burada ölür insanlar. SSCB zamanında bunu yapmış işte kim varsa ses çıkaran ölüme göndermiş. Ve Kirov olayından da bahsediliyor bu kitapta birçok kişi bilmez bunu ama tarihte üstü kapatılan bir sayfadır aslında bu... Soljenitsin de pek açmamış bunu herhalde Stalin'in daha çok tersine gitmek istememiş zaten Vatan Haini ilan edilmiş bir de kelleden olmayalım diyordur O yüzden okuyun diyorum. En çok Rus yazarlarını okuyun. Bizi anlatıyor bizim dilimizle bizim toplumumuzdan halkımızdan bahsediyor. Okuyun...
İvan Denisoviç'in Bir Günü
İvan Denisoviç'in Bir GünüAleksandr Soljenitsin · İletişim Yayınevi · 20211,134 okunma
··
2.449 görüntüleme
Elif okurunun profil resmi
Tekrar okuyasım geldi bu nasıl bir inceleme yaauvv
minimalist ⍘ okurunun profil resmi
😅Ha ha😅Allah razı olsun. Teşekkür ederim ☺️
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.