Kahveler Kitabı/ Salah BirselSalah Birsel’in, Salah Bey Tarihi adlı serinin ilki olan Kahveler Kitabı, 1555-1957 yılları arasındaki dört yüz yıllık zamanda İstanbul’daki kahve kültürünü, gelişimini ve değişimini anlatıyor. Farklı türde bir eser okuyup farklı bir konuda bilgi edinmek isteyenler için (özellikle edebiyatçıların ve pek çok tanınmış ismin, dönemin hangi ünlü kahvehanelerinde birlikte vakit geçirdiklerini, orada hangi eserleri kaleme aldıklarını öğrenmek gibi) muazzam bir derleme eser.
Kitapta, İstanbul’a kahve kültürünün nasıl geldiğinden tutun da hangi kahvehanelerin ne zaman açıldığını, hangi yazar ya da şairlerin buralara uğradığını, bu kahvelerde hangi şiirlerin, semailerin okunup hangi çalgıların çalındığını, hangi sohbetlerin edildiğine kadar pek çok konuda bilgi sahibi olabiliyorsunuz.
Eserde yüzlerce kahvehaneden özellikleri belirtilerek bahsedilmiş. Kimi yeniçeri kahvesi, kimi tulumbacı kahvesi, kimi karagöz- hacivat kahvesi, kimi çalgıcı kahvesi kimi ise bir mahalle kahvesi.
Edebiyatçılar bu kahvehaneleri çok seviyor ve sık sık burada bir araya gelip ya bir eser inşa etmeye başlıyor ya da yeni bir dergi/ gazete çıkarma planları yapıyorlar.
Salah Birsel bu kadar bilgiyi nasıl toplamış ve bir roman gibi ustaca bir araya getirip anlatmış bilinmez ama keyifle okunabilecek bir kitap olduğunu söyleyebilirim.
Tabi bazı bölümlerde tanımadığımız onlarca isme rastlamamız mümkün, bu da akıcılığı zaman zaman sekteye uğratsa da illa tek solukta okunması gereken bir kitap değil. Eserin dili ile ilgili de şunu söylemek isterim ki sık sık eski kelimeler geçiyor bazılarının tanımları dipnotta belirtilmiş bazıları atlanmış yine de Salah Birsel’in roman tadındaki anlatımı bize bu durumu unutturuyor ve eseri keyif alarak okumamızı sağlıyor.
“Gönül ne kahve ister, ne kahvehane
Gönül ahbap ister, kahve bahane” alıntısıyla da sizlere iyi okumalar dilerim.️