Normalde çok sık alıntı veya inceleme eklemeyi tercih etmiyorum vakit kaybı olmasın diye çünkü şimdiye dek okuduğum her kitap için inceleme yazmaya ve not ettiğim üç binden fazla alıntıyı eklemeye kalksam yeni kitaplar okumaya zaman kalmazdı. Daha inceleme eklenmesi gereken onlarca eser var ama tavsiye amaçlı olarak bu kitap hakkında öncelikli bir değerlendirme yazısı yazmak istedim; yaklaşık 8 milyarlık nüfusa ulaşmak üzere olan içinde yaşamakta olduğumuz bu Dünya'nın her tarafındaki kitleleri, yani tek tek hepimizin hayatını ve de tüm Dünya'nın ortak geleceğini ilgilendiren meselelere değinen bu kitap özellikle insanlığın kötüye gidişatının temel nedenini açıklayan birçok bireysel ve toplumsal sorunun kaynağını irdelemiş ve oldukça önemli bazı tespitleri ortaya koymuş bir rehber niteliğinde, kesinlikle herkesin bu kitabı okuyarak kendi kendini sorgulaması, kendi kişiliğini incelemesi ve hayat hakkında etraflıca düşünmesi gerektiği kanısındayım.
Hindistan uyruklu ve Osho (Japonca' da öğretmen anlamına geliyormuş) mahlasıyla bilinen 1931-1990 yılları arasında yaşamış bir felsefecinin farklı yapıtlarındaki görüşlerden tedvin edilerek oluşturulmuş bu kitabın içinde bir insanın karakterine ve yaşamına ciddi faydalar sağlayabilecek oldukça etkileyici ve kayda değer tespitler yer alıyor.
İlk kısımları okurken kitap size biraz değişik ve yararsızmış gibi gelebilir ama özellikle yirminci sayfadan itibaren okudukça bizzat kişiliğinize, düşüncelerinize, tercihlerinize ve gelecek yaşantınıza büyük faydası dokunabilecek türden görüşlerin yer aldığını fark edeceksiniz içinde; tek tek tüm insanları ve genelde de bütün Dünya'yı ilgilendiren türden önemli fikirlerin toplandığı bir kitap denilebilir aslında, eğer bir şeyleri düzeltebilmek istiyorsak herkesin muhakkak okuması gereken eserlerden birisi olduğunu düşünmekteyim. Belki okuma listesi olarak kafanızda tahmini bir sıralama vardır ama yine de popüler ve çok okunmuş yapıtlardan ziyade öncelik olarak bu kitaba başlamanızı, okunacaklar listenizde en üst sıralara koymanızı tavsiye ederim.
Ben özellikle bazı sayfalarını okurken şu gerçeği fark ettim; Dünya'nın her yerinde eğer çoğu kişinin haberi olsaydı bu seksen sayfalık kitaptan ve en azından yarısı bile içinde yazanları okumuş olsaydı şayet, sahiden de insanlık, yakın tarih ve yaşadığımız bu Dünya şu ankinden çok daha farklı yerlerde olurdu, buna eminim.
Kitabı oldukça yararlı buldum bence 8,5 üzeri puanı hak ediyor. Not aldığım otuz civarı sayfanın içinden birkaç kısmı paylaşarak bitireyim yazımı;
"Doğduğun zaman hakiki benliğine sahiptin. Sonra sahte bir benlik yaratmaya başladılar.
Sen Hıristiyan'sın, Katolik'sin, beyazsın, Alman'sın ve sen Tanrı'nın seçilmiş ırkısın; senin dünyayı yönetmen lazım ve bunun gibi pek çok şey. Sen yaratılmış olan bu ego tarafından kullanılıyorsun. Bu yüzden ego sadece mutsuzluk, acı, kavga, hayal kırıklığı, delilik, intihar, cinayet gibi her türden suç üretir. Ne zaman toplum tarafından sana bir şey olduğun söylenirse hemen ondan kurtul, kesinlikle o sen değilsin. Onu bir kenara fırlat.
Tüm egoyu paramparça et." (Sayfa 44)
' Öfken için türlü sebepler bulmaktan ve verdiğin tepkilerle ilgili kendini haklı çıkarmaktan vazgeç. Çünkü kaynak sensin ve en büyük zararı kendine verdin.
"Kuru bir kuyuya kova sarkıtsan, dışarı hiçbir şey çıkmaz. Suyla dolu bir kuyuya kova sarkıtırsan su çıkar, ama su kuyudandır. Kova yalnızca onun dışarı çıkmasına yardımcı olur. Bu yüzden biri sana hakaret ettiğinde yalnızca içine bir kova sarkıtmış olur ve sonra kova içindeki öfke, nefret ya da ateşle dolar. Kaynak sensin, unutma."
Bu teknik için, başkalarına yansıtıp durduğun her şeyin kaynağının sen olduğunu hatırla. ' (sayfa 51)
"Dünyada daha çok mutlu insana ihtiyacımız var. Nükleer silahlar ve yıkıcı savaş makineleri, kendi kendilerine çalışmıyorlar. Onları kullananlar yine insanlar, arkalarında insan elleri var. Bir gülün güzelliğini bilen bir el, Hiroşima'ya bomba atamaz. Sevginin güzelliğini bilen bir el, ölümle dolu bir silaha sarılamaz." (Sayfa 54)
"Sadece farkında olduğun oranda canlısın. Yaşamla ölüm arasındaki ayrım farkındalıktır . Sadece nefes aldığın için canlı sayılmazsın, sadece kalbin attığı için canlı sayılmazsın." (Sayfa 72)
"Dinleyeni olmadığından değil, anlayanı olmadığından sessizleşir insan." (Sayfa 55)
Bu kitaba ek olarak;
Konfüçyüs- 
Nereye Giderseniz Gidin Ama Tüm Kalbinizle Gidin
Epiktetos- 
Epiktetos - Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir
Michel de Montaigne- 
Hayatın Değeri Uzun Yaşanmasında Değil İyi Yaşanmasındadır
kitaplarını da önemle tavsiye ederim, bana epey katkıları oldu.
İyi okumalar...
·
734 görüntüleme
Destek yayınlarının bu mini serisini çok beğeniyorum. Felsefeye giriş niteliğinde, filozifları tanımak için oldukça güzel... Hayatımı sorgulamaya başladığım yıllarda tanışmıştım Osho ile, hayatıma dokundu diyebilirim 🙂 "Tehlikeli Yaşamak" ve "İnanç, Kuşku ve Fanatizm" kitapları düşünüp de dile getiremediğim düşüncelerimi destekleyince cesur bir adım atıp hayatımın iplerini elime almaya karar vermiştim 🙂 okumadıysanız incelemenizi tavsiye ederim, belki sizin de hayatınıza dokunur 😇
Henüz onları okumadım teşekkürler öneriniz için. :) Evet eski dönemlerde binlerce yıl önce yaşamış feylesofların düşünürlerin fikirleri bile insana çok şey katabiliyor karakterimizi yükseltebiliyor gerçekten de. Artık günümüzde televizyon, sosyal paylaşım siteleri (instagram, twitter vb.) gibi araçlar çok sık rağbet gördüğünden aslında hayat hakkında düşünme, sorgulama, kitap okuma ve felsefeye zaman ayırma oranı belki de tarihteki en alt düzeylere düşmüş durumda günümüzde; insanlar artık bu tür şeylere vakit ayırmaya gerek görmüyorlar pek. Büyük düşünürlerin neden hep eski dönemlerde çıktığını buradan daha iyi anlayabiliriz sanırım.
Destek Yayınları serisi bu anlamda sahiden güzel bir fırsat sunmuş bizlere o yüzden oldukça şanslıyız, bu tür yararlı kitapların herkesin okuması gereken fikirsel bir rehber niteliğinde olduğunu düşünüyorum...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.