Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

524 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
En Devrimci Selamlarımla
Bu kitabı 68 kuşağını anlatan "Hatırla Sevgili" dizisinin devamı olan "Bu Kalp Seni Unutur Mu" dizisinde görmüştüm. Ha okudun ha okuyacağım derken aradan on iki yıl geçmiş.. Kitabı da bulamıyordum. Çok sevdiğim bir arkadaşım sayesinde kavuştum nihayet ve okudum. Ve Çeliğe Su Verildi, Bolşevik Devriminin Ukrayna ayağını anlatıyor. Ben bunu bilmiyordum tabii. Tam da Ukrayna' da savaş varken bu kitabı okumuş olmam çok garip oldu. Nasıl denk getirdiysem yine! Kitabımıza gelecek olursak, Başkahramanınız Pavel Korçagin. bitmek tükenmek bilmez mücadeleci ruhuyla selamlıyor bizi Daha küçücük çocukken okuldaki papaza baş kaldırarak yapıyor ilk eylemini. Tabii okuldan atılıyor. Yoksul bir ailenin mensubu olduğundan da çalışmaya başlıyor küçücük bedeni ile. O zamanlarda çar yönetiminde olan ülkenin çürümüşlüğünü okurken alt üst oldum. Neyseki çar devrildi, tam yeni bir dönem başladı her şey güzel olacak derken hiç de öyle olmadı. Savaş tüm korkunçluğu ile çöktü karabasan gibi insanların tepesine. Bir yandan Almanlarla savaşıyor insanlar, bir yandan çar taraftarı yerli faşistlerle. Özellikle Yahudilere yapılan zulümler kanımı dondurdu. Insan bozuldu mu ondan daha tehlikelisi yok. Bolşeviklere dinsiz diyip, iman kasıp aynı zamanda insanlara zulmetmek, çoluk çocuk öldürmek, kadınlara tecavüz etmek, hapishanelerde işkence etmek nasıl bir kafadır? Asla anlayamayacağım sanırım ben bunu. Sözümona cumhuriyetçiler(!( Tabii sırtları yine papaya dayalı. Yere batın ya! Kızıllara karşı olam bu haydutlar kendilerine beyaz diyor bir de. Beyaz hiç bu kadar kirlenmemişti! Nedense kendine ak diyenler hep kara çıkıyor malum! Savaşın en büyük faturasını da hep kadınlar ve çocuklar ödüyor maalesef. Yani istemsizce "Ne çektim be Ukrayna" diyiverdim. Işte küçücük bedeniyle çalışmaya başlamış Pavel böyle bir ortamda karşılıyor ergenliği de. Sevdiği kız bir burjuva olduğundan ayrılmak zorunda kalınca kendini duygulara kapatmış ve tüm varlığını devrime adamış biri olup çıkıyor. Kaç kez yaralandı, kazalar geçirdi, kaç kez ölüme kafa tuttu. Mücadeleci ruhuna hayran kaldım gerçekten. Karakter kurgu değil de yazarın ta kendisi olunca hayranlığım iki kat arttı haliyle. Özellikle eğitime ve kadınlara verdiği değer takdire şayandı Devrim gerçekleştikten sonra kurulan yeni düzene, insanın onuru ile sadece insan olma şerefine okuyarak da olsa tanık olmak çok güzeldi. Arada çürükler de vardı tabii. Yine aynı toprakların insanı olan Tolstoy'un bir kitabını okuduktan sonraki duyguya kapıldım bu tiplerin yüzünden. "Insanın gözünü sadece bir avuç toprak doyurur" dedim. Ne kadar özgür, eşit ve adil düzen kurulursa kurulsun bazı insanların ruhları köle. O yüzden ne yapsan nafile! Kitabı sindire sindire okudum. Kâh cephede savaşırken buldum kendimi kâh demircilik yaparken kâh yurdu demir ağlarla ören demiryolu işçileri ile vagon taşırken. İnançla ve inatla başarılamayacak hiçbir şeyin olmadığına, hayatın çok değerli olduğuna defalarca şahit oldum. Yukarıda da bahsettiğim üzere kitabımız büyük çoğunlukta otobiyografik özelliğe sahip. Özellikle kitabın sonunda tüylerim diken diken oldu. Oldukça kapsamlı bilgiler içerdiğinden beni de araştırmaya yönelten bir kitaptı. Taa Mustafa Suphi lere bile geldim. Gerisini siz düşünün. Ve iyi ki okudum Pavel Korçagin'e ve mücadelesine, Insanlık onuru için savaşan herkese, Barajların çelik setlerini aşan coşkun sel gibi çağlayan devrime selam olsun! Ve Çeliğe Su Verildi Safları sıklaştırın çocuklar, bu kavga faşizme karşı, bu kavga hürriyet kavgasıdır. En devrimci duygularımla selam olsun! Çav bella
Ve Çeliğe Su Verildi
Ve Çeliğe Su VerildiNikolay Ostrovski · Ceylan Yayıncılık · 2017677 okunma
·
738 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.