Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kurumuş Ağaca Su Vermek...
Fidan dikmenin usulündendir: Yeni filizlenmiş körpe bir ağaç, toprakla buluştuktan hemen sonra su ister. İster ki kökleri toprak ile hemhal olabilsin ve hayata tutunabilsin. Yani fidana su vermek, ona geleceğini vaad eder. Meyveye duracağı anı, ilk anda dibine dökülen bu su muştular yani. Aksi takdirde ise çürümeye mahkumdur. Zaten hocamız da kitabın adını başlangıçta Kurumuş Ağaca Su Vermek koymuş. Bence her iki isim de çok yerinde. Benim muhayyilemde kitap, her iki isimle birden yaşayacak:) Kitabın ilk bölümünde "Birini Ararken" rast geldikleriniz olacak. Evvela Mehmed Akif'in Babanzâde Ahmet Naim Efendi’ye olan muhabbetini okursunuz. Hani o güzelim türküde der ya:"Dostun muhabbeti cennet otağı/Ancak şu dünyada derdim ortağı" diye. İşte bu dizelerin tezahürü de secdeden rüyalara taşıyor, okuyun istifade edin derim. Sonra "tesadüf" üzre bir yolculuğa çıkarsınız ve bu kelimenin asıl mahiyetini idrak edersiniz. Zira kainatta "sebebi ve hikmeti olmayan 'tesadüfî' bir şey yoktur." diyor kitabımız. Bundan da hissemizi alıyor ve kavramların insanları vaad ettiğini öğrenip yolumuza devam ediyoruz. Başlangıçta mütemadiyen aradığımızı söylemiştik, peki ya bu arayış hangi iz ve menzil üzre gerçekleşecek? İşte ikinci bölümde ise "İz Sürmek" bahsine dair güzel bir yazı karşılar sizi. Vird-i zebanımız "aramakla bulunmaz"dı. Ama bulanların da arayanlardan başkası olmadığını öğrenmeden geçmeyelim. Bir zamanların mektep kültürüne dair İsmail hocanın güzel bir çalışması olduğunu biliyoruz. Zaten iz sürmek biraz da bununla ilgili değil midir? Fidanı, içtiği sudan haberdar etmek böylesine bir şey olsa gerek diyoruz ve bir zamanların mektep adabına dair yazılan yazılar ile baş başa kalıyoruz. Sonrasında İcazet merasimlerinin tahkiyeleri üzerine yazılar bizi bekliyor, bu hususta da güzel bilgilendirmelerde bulunuyor hocamız. ArdındanTevfik Fikret'e, Ziya Gökalp'e bir dem uğrayıp buradan da hocamızın hâtır önemli dediği "Kitaplar ve Mecmualar Aras(ınd)a" ulaşıyoruz. Sebilürreşad mecmuasının İslam dünyasını ve Avrupa'yı tetkik için gönderdiği kişilerin yazıları, "müslümanların fikren, ticareten, sanaten" ve diğer bütün alanlarda yaşadığı tebeddüllerin kaynağını arıyor. Hem doğuya hem de batıya doğru olan bu yolcuklar, esasında kendimizi tanımak kadar Avrupa'yı tanımanın da ne kadar mühim olduğunu anlatıyor. Ne diyelim:" Ve minellâhi't tevfîk…" Kitabın sonlarına doğru İsmail hocanın nazarından İsmet Özel'e dair kısa ancak doyurucu bir yazıya rast geliyoruz. Üç Zor Mesele'den sonra hangi kitap okunmalıymış buna da tesadüf ettik vesselam:) Son olarak "Ramazanlık Bir Yazı: Üç Cer Vakası" yazısı ise bizi, kitabın serlevhası olan "Aramakla bulunmaz." hakikatine götürüyor. Ee hocamız kitabiyat âlimi, kitaplar desen onların zaten bir kaderi var. Bize düşen de aramak oluyor işte.Mütemadiyen aramak… 02.04.2022
Aramakla Bulunmaz
Aramakla Bulunmazİsmail Kara · Dergah Yayınları · 2019103 okunma
·
221 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.