Üzerime yığılan demir kapıların altında zayıftım. Aşktan tüle bulaşan bir saatin, kırık kalıntısıdır bu... Yalandan doğurdu annem beni. Ben de çocuğumu bir yalandan sıyırıp aldım. Çikolata kağıtlarına karalanıyorum; yüzünün dağılan kısmına karalanıyorum. Bir sokak piçi, temiz mi silinmiş mi belli olmayan kağıda, yazılamayan şiirin gölgesini düşürüyor. O çocuğu gördüm; çöplüğün yanında martılarla birlikte bağırıyordu.