Öne Çıkan Yorum
Bu incelemeyi yazmamın üzerinden neredeyse dört sene geçmiş. Peki bu süreç zarfında kadınlara yönelik ne tür geliş'eme'meler oldu.
2018 : 406
2019 : 422
2020 : 413
2021 : 419
2022 : 111
_ Toplamda 1771 kadın, onları öldürecek kadar çok 'seven' caniler tarafından katledildi.
_ İstanbul Sözleşmesi feshedildi.
_ Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu "kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürütmek" gerekçesiyle kapatma davası açıldı.
_ İntihar eden kadın sayısı çoğalmakla beraber, binalardan atılıp intihar süsü verilen yüzlerce cinayet de işlendi/işleniyor. Sahi siz hiç plazalardan atlayıp intihar eden bir erkek duydunuz mu?!
_ Tecavüze uğrayan, kardeşini doğuran, töre, aile, devlet, elalem kurbanı olan nice kadın sayısı da hız kesmeden artıyor.
_ Regl kanı ayıp sayılırken, annelik durmadan kutsanıp anne olamayanlar kusurlu kabul ediliyor. Anne olmak için regl döngüsünün çalışması gerekmiyor muydu yoksa?
Öldürülen kadınların kanından neden bu kadar utanmadınız!
Seksizmin olmadığı bir dünyaya uyanmak dileğiyle noktalamıştım sözlerimi. Meğerse kadınların olmadığı bir dünyaya uyanma yolunda emin adımlarla gidecekmişiz. Yine de her şeye rağmen, yani sizi tahrik eden
Kahkahalarımız
Saç kökümüz
Eteğimiz
Bacağımız
Sakızımız
Tesettürümüz
Oturuşumuz
Gülüşümüz
Ve nice ölüşümüzle biz KADINLAR ataerk bu sisteme karşı asla pes etmeyeceğiz. Her evdeyiz, her odadayız, her sokaktayız. Varız ve sizi korkutacak kadar çoğunluktayız.
Eğer bu incelemeyi ya da yorumu okuyor psikolojik, fiziksel, finansal, duygusal, cinsel herhangi bir şiddete maruz kalmış ya da kalıyorsan, kendini boşlukta ya da suçlu hissediyorsan lütfen ayağa kalk. Lütfen pes etme. Asla yalnız değilsin. Bu şiddetlerden herhangi birine maruz kalan tek kadın değilsin, ve bunun suçlusu da sen değilsin. Yeni bir hayat için asla geç değil, aslaaaa. En az senin kadar yara aldığımı bil. Ama pes etmeyip her zaman sesimi güçlü şekilde çıkardığımı da gör. İlk adımlar her zaman zordur. Bebeklik dönemini düşün, yara ala ala atılan o ilk adımları.. Ama sonrasında atılan o kilometrelerce deparları. Kimseye güvenme ama kendine ve yapabileceklerine her zaman güven. Elini kalbine götür duyduğun o atıma inan, tek bir hayatın var ve onun için çabala.
Lütfen pes etme. Yaşa. Ve hepsinin burnundan getir.
Eline sağlık inceleme için, çok güzel konulara değinmişsin 👍
"Bu durumun en büyük sebebi kadınlardır" sözüne ayrı katılıyorum. Bizleri(erkekleri) yetiştiren annelerimiz, kız çocuklarından daha çok erkeklere önem veriyor. Kendimden örnek verirsem, ezilen bir kadın olan annem, benimle ablam arasında farkedilecek şekilde bir ayrımcılık yapıyor. Zaten o şekilde büyüdük. Ablam da bunun farkında ve kabullenmiş üstelik. Ona da normal geliyor bu durum. Kendi çocuklarımın yiğenlerimden fazla sevilmesi beni rahatsız ediyor. Tabii annem bu durumu kabul etmiyor :)
Son olarak, gerçekten toplumda kadının adı yok diyorum. Değişmeliyiz ama önce annelerden başlamalıyız. Kız çocuklarının eğitimine önem vermeliyiz. Andrey Platonov, "anneler bir halkı doğurur" diyor. Bir toplumu kurtaracak yine kadınlardır. Neşet ustanın sözüyle yorumuma son veriyorum :)
"Kadınlar insandır, bizler insanoğlu"
2 önceki yanıtı göster
Bu anlattıklarınızla büyüdük biz de. Babaannemin tek kızı var ama birgün aramaz, sabah akşam oğullarım nerde der dururdu. Kızının çocukları gelince ‘yıne geldi bunlar’ deyip moralini bozar ama oğullarının çocukları gelince kurban olurum derdi saatlerce. Oğulları gelince nerdeyse sularını bile gelinler içirir. Asla erkeklerden önce yemek yenilmez çay içilmezdi. Ben asla bunu kabul etmem ve adım ‘terbiyesize’ çıkmıştır. :) Bi akrabamız ‘bu kızları okutmayın gözleri açılınca tepemize çıkıyorlar’ diyordu. Onlar gibi bir birey, ebeveyn olmamamız dileğiyle. Çok teşekkür ederim.
2 sonraki yanıtı göster
Gerçekten çok güzel bir inceleme.. Keşke olmasaydı ama yazılan her satır acı gerçeklik dolu olmuş. Emeğinize, düşüncenize sağlık 😊
Sizin gibi kıymetli bir okurdan bunları duymak büyük mutluluk. Çok teşekkür ederim. 🙏🏼
1 sonraki yanıtı göster
Gece 02:45 ve ben öyle bir inceleme okudum ki sokaklara çıkıp bağırasım geldi yaşamını yitiren tüm kadınlar için✌🏼✌🏼emeğinize sağlık tek kelimeyle mükemmel bir inceleme📚👏🏼👏🏼teşekkürler kitabı okuma listeme aldım bile
Toplumda genelgeçer kadın-erkek algılarını yansıttığın ve ters köşe yaptığın güzel bir inceleme olmuş Gül, bekliyordum senden böyle bir yazı.
Geçen gün de konuştuğumuz gibi, Bukowski'nin Kadınlar eserini okuduktan sonra bu eseri okumadan bile aralarında nasıl farklar olduğunu çok rahat tahmin edebiliyorum. Bunun kısaca da olsa karşılaştırmasını yaptığın için ayrıca eline sağlık.
“Her toplum hak ettiği suçlulara sahiptir.” Emma Goldman;
dediği gibi bu durumlar kendiliğinden oluşmuyor biz yaratıyoruz bunları at gözlüğü takmanın bi manası yok. Bir şeyleri çözüme kavuşturmak istiyorsak eğer iğneyi de çuvaldızı da kendimize batırmalıyız önce.
Bukowski’nin kadın bakış açısı neyse Galeano tam tersi. Bence o zehri atmak için bu kitabı da oku. :) Çok teşekkür ederim.
Ben de burada insanlarla tartışmaktan değil ama tartışırken aldığım cevaplardan yoruluyorum. Cevap vermediğim halde üst üste mesajlar atan bir erkeğe en sonunda dayanamayıp bu yaptığınız tacizden başka bir şey değil dediğim zaman aldığım cevap incelemenizde mevcut.
Benim annem de bir bayan. Benim de kız kardeşim var.
Sanki değer ve saygı görmek için sahip olmamız gereken vasıf kadın ya da insan olmak değil de, birinin annesi ya da kız kardeşi olmak. Toplumdaki tek vasfımız anne olmak, doğurmak zannediliyor. Bu çiğ ve cahilce düşüncelerden midem bulanıyor.
Aklı selim insanların aramızda olduğunu görmek güzel, teşekkür ederim incelemeniz için herkes adına.
4 önceki yanıtı göster
En nefret ettiğim savunma şekli de odur. Anneliğin yüce ve herkeste olması gereken bir şeymiş gibi aksedilmesi. Kadın onlardan ibaret değildir bunu zor da olsa öğretecz herkese.
Ben teşekkür ederim sizin gibi kadınları görmek benim için de çok güzel.
Roland git burdan. :)
1 sonraki yanıtı göster
Bize Marie Curie'ler lazım.Kendisi Nobel ödülü alan,hayatını bilime adarken üstüne üstlük Nobel ödülü alan kızlar yetiştiren..Güzel bir incelemeydi, teşekkürler.
Şu cânım incelemeyi okuyunca, seninle karşılaşmış olmaktan sevinç duyduğumu fark ediyorum.
Bu satırları yazan biriyle etkileşimde olmaktan mutluluk duyduğumu hissediyorum.
Bunu söylemem ne ifade eder bilmem ama, “Gül, böyle bir insan olduğun için seninle gurur duyuyorum.”
Ellerine sağlık, yüreğine sağlık. Çok yaşa sen.👏👏👏❤️🌼
Nasıl güzel, nasıl değerli bir yorumdur bu... Şuraya kalbimi bırakıyorum izninle 🖤 Senin gibi kıymetli ve çok değerli bir okurdan en önemlisi bir kadından bu sözleri duymak nasıl büyük mutluluktur tarif edemem. Gözlerinin, yüreğinin değdiği her satır şu an daha çok anlam kazandı. Seni tanımış olmaktan çok mutluyum ve bu kıymetli cümlelerin, hislerin için de çok teşekkür ederim. Birlikte güzel günlere uyanmak dileğiyle. 🖤
1 sonraki yanıtı göster
"Kadınların kaburgadan yapıldığına. Kadınları bile inandıran neydi Birhan?"
diye soruyordu Birhan Keskin kendine.. Ne de güzel bir tespit diyemeyeceğim, ne acınası bir hâlin tespiti.. Bu bahsettiğin durum öyle bir hâl almış ki, kadın bile kadınlığının değerinin farkında değil, kendini bu alışılmış düşüncenin en büyük objesi olarak görüyor ve yaşam kalitesiyle birlikte hayalleri bile bir o kadar küçülüyor bu düşüncenin esiri oldukça. Farkındalık uyandıran bir yazı ama beyinler kör ve sağır oldukça maalesef hiç bir uyarıcının tesiri dokunmuyor böyle zihniyetlere. Ellerine, kalemine, düşüncelerine, fikirlerine sağlık Gül güzelim benim.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.