Elime aldım ve bir günde bitirdim. Akıcı kolay okunur bir kitap. Bitirdiğinizde iyi ki okumuşum diyorsunuz...
Fazlı Köksal Simeranya Özlemi'ni duygulu satırlarla aktarmış. Babamı ne çok sevdiğimi onu kaybedince anladım ve Sizin hiç anneniz öldü mü? başlıklı denemelerinde yazarın yetiştiği ortamın düşüncelerine nasıl yön verdiğine dair fikir edinmek mümkün.
Kamudaki mesleki kariyeri, müfettişlik deneyimi Fazlı Köksal’ı bürokrasi, makam saltanatı, yolsuzluk gibi konularda hassaslaştırmış. Şu cümleler yazarın yöneticilere bakışının bir özeti:
“Kamu yönetimi ile ilgili çalışmalarda genellikle yöneticiler iki bölümde kategorize edilir; birincisi “makamlarından güç alanlar”, ikincisi “kişilikleriyle makamlarına güç katanlar”. Ama eksik bir ayırım. Üçüncü bir bürokrat türünü daha biliyoruz; atayanlardan güç alanlar…….. Artık bürokratlar da şunu anlamalıdır; önemli olan makam sahibi iken saygı ve ilgi görmek değildir. Önemli olan, görevden ayrıldıktan sonra “Dürüst ve çalışkan adamdı.”, “İyi yönetici, düzgün adamdı” dedirtebilmek… Bunun tek yolu da emanetin ehline verilmesidir. Emaneti ehline değil kendi adamlarına verenleri tarih affetmeyecektir.”