Genelde Türk edebiyatı okumam, şiir okurum arada bir o kadar. Bir yerden giriş yapıp sevmeye çalışmaya karar verdim, Hüseyin Rahmi iyi bir tercih gibi göründü. İlk hikaye bir polisiye, fena da olmamış. Özellikle hikayenin başlarında oldukça mizahi bir anlatımla beni cezbetti yazar. Bazı yerlerde baya sesli sesli güldüğümü hatırlıyorum. Cinayetin kurgusu da hiç fena değil, ancak genel olarak yazımla alakalı bazı sorunlar var ki hepsini tam olarak açıklayamıyorum, bazılarının tam olarak ne olduğunu bile bilmiyorum. Bunlar biraz düşürüyor hikayenin seviyesini. Bu bencesi tabii. Biraz daha özenli bir anlatımla çok daha üst seviyede bir polisiye olabilirmiş. Hikayede yer yer kopukluklar var. Bir de "sorulan sualler ve verilen cevaplar şu şekilde idi: Soru:.... Cevap:...." şeklinde yazılmış bazı sorgulama kısımları. Yani tabii o döneme göre düşünmek lazım bunu da ama bana biraz garip geldi. İkincisi, adından da aşağı yukarı anlaşılacağı üzere intihar teması üzerine yazılmış bir öykü. İlkinden çok daha derin, çok daha felsefi. İşleri pek de iyi gitmeyen bir hekim, intihar vakalarının artan sayılarını ve bunları engellemeye yönelik hiçbir şey yapılmıyor oluşunu fark ediyor ve intihara meyilli bireylere hitaben yayınladığı bir ilanla onlara yardımcı olmak istediğini belirterek bir hareket başlatıyor. Bu, daha sonra ona başka meslektaşlarının da katılımıyla, psikolojik rahatsızlıklar üzerine yoğunlaşan bir oluşuma doğru evrilmeye başlıyor. Süreç içerisinde kendisine intihardan alakasız, basit fizyolojik sorunlar ile gelen, veya kendilerini para bulmaları halinde intihardan vazgeçebilecek kimseler gibi tanıtıp ondan para koparmaya çalışan sahtekarlar da başvuruyor. Ancak bir iki ciddi vakanın da hikayelerine yer veriliyor öyküde.

Kesik Baş - Ölüm Bir Kurtuluş mudur?Hüseyin Rahmi Gürpınar · Everest Yayınları · 201036 okunma

·

51 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Metalci Deniz Korsanı