Gönderi

Siyaset Kanunlarında Değişiklik
Parti içi demokrasinin bulunmayışı, parti sayısının 50'ye yaklaşmış olmasının başlıca sebebidir. Temsilde adaletin olmayışı, çeşitli dönemlerde, önemli oranda, mesela %8, % 9 kadar oy alan partilerin Mecliste temsil edilmemesine, buna mukabil bazı partilerin oy oranlarının çok üzerindeki bir oranda milletvekilliği elde etmelerine yol açmıştır. Çok ilginçtir ki temsilde adaletin olmayışından zarar gören ve 1993 yılında yürütülen Anayasa değişikliği hazırlık çalışmalarında bu yüzden ülke barajının düşürülmesini ve oy eşitliğinin sağlanmasını talep eden partiler, daha sonra birlikte iktidar olduklarında bu konularda herhangi bir değişiklik yapmamışlardır. Bu defaki isteğin dikkat çekici bir özelliği, bu mevzuat çerçevesinde tek başına iktidar olan bir partiden gelmesidir. Partilerin iç faaliyet ve düzenlemelerinin, Anayasada öngörülenin aksine, demokrasi esaslarıyla bağdaşmaz hale dönüşmesinin sebebi, parti tüzükleriyle genel merkezlerin aşırı güçlendirilmesine imkân tanınması, özellik le aday tespiti için önseçim yapılmaması ve Devlet yardımlarının tümüyle genel merkezlere verilmesidir. İlginçtir ki Hükümet Programında ve Acil Eylem Planında parti içi demokrasinin gerçekleştirilmesi için mevzuat değişikliği yapacağını belirten Adalet ve Kalkınma Partisi de henüz 1. Olağan Büyük Kongresi toplanmamışken merkez kurullarının seçimiyle ilgili tüzük düzenlemesini Kurucular Kurulu kararıyla değiştirmeyi uygun görmüştür. Son yıllarda bazı partilerde üyelikler, üyelik sicillerinin düzgün tutulamamış veya tutulmamış olmasından dolayı yenilenmiştir. Bazı partiler de kongre ve aday tespiti hesaplarıyla üye sayısını dondurmaya yönelmişlerdir. Partilere Devlet yardımı sürdürülecekse bir kısmının doğrudan taşra teşkilatına verilmesi ve miktarın belirlenmesinde üye sayısının da göz önünde tutulması bu ilginç tutumun giderilmesi ve engellenmesi açısından yarar sağlayacaktır. Hükümet Programında ve Acil Eylem Planında siyasi partiler ve seçim kanunlarıyla ilgili olarak öngörülen değişiklikler uygun olmakla beraber yeterli sayılamaz. Bu kanunların ilk şekilleri de demokratik esaslara uygun idi. Özellikle 1987 yılından itibaren çok önemli değişiklikler yapıldı, bunlarla ilgili çeşitli iptal davaları açıldı ve hemen her seçimde bir başka sistem uygulandı. İleride yine bu tür kanun değişiklikleri yapılmaması için Programda ve Planda öngörülen yeni düzenlemelerin temel esasları Anayasaya da konulmalıdır.
15.03.2003
·
61 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.