Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Demokraside Gerileme
ÜLKEMİZDE Cumhuriyet döneminde bir iki denemeden sonra 1946 yılında çok partili demokrasiye geçilmiştir. Bu süre içinde birkaç kesintiye uğrasa da genellikle giderek gelişmesi ve yaygınlaşması beklenen demokrasi kültürümüz ve uygulamamızda çeşitli konularda zaman zaman geriye düşülmektedir. Başlangıçta her il bir seçim çevresi kabul edilmiş ve çoğunluk sistemi uygulanmıştır. Daha sonra nisbi temsil usulüne geçilmiştir. Bir dönem, nisbi temsil milli bakiyeli olarak uygulanmıştır. Adayların belirlenmesi ve sıralanması için delegelerin yargı denetiminde oy kullandığı ön seçimler yapılmış, merkez kontenjanları sınırlanmış, çok milletvekili çıkaran iller birkaç seçim çevresine ayrılmıştır. Milli Güvenlik Konseyi zamanında çıkarılan yürürlükteki Milletvekili Seçimi Kanunu ve Siyasi Partiler Kanunu, ilk şekillerinde, merkez kontenjanlarını sınırlamış, seçim çevrelerinin 2-7 milletvekilliği düşecek şekilde belirlenmesini, önseçimin zorunlu olmasını ve parti üyelerinin hepsinin katılabilmesini, milletvekili sayısının 2 katı kadar aday gösterilerek seçimlerde tercihli oy kullanılabilmesini ve adayların hepsi için müşterek oy pusulası hazırlanmasını öngörmüştür. Siyasi Partiler Kanunu ve Milletvekili Seçimi Kanunun da hemen her seçim öncesinde çeşitli değişiklikler yapılmıştır. Milli bakiyeli nisbi temsil yerine halen %10 ülke barajı uygulanmaktadır. Önseçim yapılıp yapılmaması artık siyasi partilerin istediğine bırakılmıştır. Böylece, merkez kontenjanının sınırlanmasını öngören hükümlerin herhangi bir önemi kalmamıştır. En geniş seçim çevresinden 7 milletvekili çıkarken artık bazı seçim bölgelerine 20 kadar milletvekili düşmektedir. Tercihli oy uygulaması kaldırılmıştır. Halen bağımsız belediye başkan adayları için de müşterek oy pusulası kullanılmasına karşılık bağımsız millet vekili adaylarının kişisel olarak oy pusulası hazırlatmaları gerekmektedir. Siyasi Partilerin küçük kongreleri kaldırılmıştır. Bü yük kongrelere katılacak seçilmiş delege sayısının en fazla Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının 2 katı kadar olması şeklinde bir sınırlama yapılmıştır. Delegelerin herhangi bir kamu hizmetiyle ilgili bir önerge verebilmesi için 1/3 oranında, yani yaklaşık 400 kadar imza aranmaktadır. Bizce, ülkemizde bazı spor kulüpleri yaklaşık 6000 ki şinin katılımıyla kongre yaparken, demokrasinin vazgeçilmez unsurları olan, ülkenin demokratikleşmesi yönünde çalışma yapmaları beklenen ve 1982 Anayasasına göre işleyişlerinin demokrasi esaslarına uygun olması gereken siyasi partilerin 1200 dolayında delegeyle büyük kongre yapmaları uygun görülemez. Genel seçimler ve siyasi partilerle ilgili bu değişikliklerin yanısıra, üniversite öğretim üyelerinin dekanlarını ve rektörlerini seçmeleri usulü kaldırılmış, sosyal güvenlik kuruluşlarının genel kurullarının yetkileri kısıtlanmıştır. Böylece, köyler muhtarlarını, belde, şehir ve büyük şe hirler belediye başkanlarını ve spor camiaları federasyon başkanlarını seçerken doçent ve profesörler yöneticilerini seçememektedirler. Bizce, ülkemizde demokratikleşme isteniyorsa öncelikle bu olumsuz değişiklikler düzeltilmelidir.
24.11.2001
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.