***siz hiçbir tutkuya, aşka mantıkla yanaşıldığını duydunuz mu? ... Acımak ve merhamet duygusunun doğasının bu kadar etkileyici anlatıldığı bir metin ya da öykü okumamıştım. Kitap okumaya başladığım ilk satırlardan itibaren beni sardı ve içine çekti. Teğmen Anton Hofmiller, Doktor Condor Kekesfalva ve kızı Edith.. Hikaye bu karekterler çevresinde şekilleniyor. Alıntılaradan da anlaşılacağı üzere acımak iki yanı keskin bir bıçak gibi.. Dengeyi ayarlamayı bilmek gerekiyor. Kendini bu duyguya hesapsız kaptırdığın da hipnoz olmuş köle gibi hayatının iplerinin kontrolünü de yitirebiliyorsunuz... Yazar hem Teymen hem baba hem kızı Edith ve doktor Condor perspektifinden acımak ve merhamet duygusunu psikolojik kökenlerini de irdeleyerek hissedebileceğiniz şekilde çok akıcı sizi saracak şekilde edebiyata dökmüş. Çok hüzünlü, sonu dramatik, etkisini kolay kolay yitiremeyeceğim bir hikâye okudum . Kesinlikle tavsiye ederim. Beni saran ve kitabın da içeriğini anlatan bir kaç alıntıyı buraya not ediyorum. *** İki tür acıma duygusu vardır. Birincisi, duygusal ve zayıf olanı, başka birinin yaşadığı felaketlerden kaynaklanan acı ve hüzünden olabildiğince çabuk kurtulmak için çırpınan yüreğin sabırsızlığıdır. Bu, bir acıyı birlikte hissetmek değil, ruhun yabancı bir derde karşı kendini içgüdüsel olarak savunması anlamındaki acıma duygusudur. Diğeri, tek gerçek acıma duygusu ise yaratıcı olan, ne istediğini bilen; sabırla, gücü yettiğince hatta gücünün bile ötesinde katlanmaya ve dayanmaya kararlı bir insanın acıma duygusudur.” ***Yalnızca bir şeye katlanamıyor ve onu iğrenç buluyorum. Yalan-riyakârlık-yağcılık! ***dünyada bir şeyi yarım söylemek ya da yarım bırakmak kadar kötü bir şey yoktur. Her kötülük bu yarım işlerden çıkar. *** acımak iki yanı keskin bir bıçak gibidir; kullanmayı bilmeyen, elini ve özellikle de kalbini ondan uzak tutmalıdır. Keyifli okumalar dilerim.

Sabırsız YürekStefan Zweig · Can Yayınları · 20146,1bin okunma

·

1.589 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sevgican