Gönderi

Dinsel Çoğulculuk
Günümüzde bütün dinleri birleştirip tek bir din haline getirme düşüncesi Hristiyan alemi içerisinde hızlıca yayılmaktadır. Dinsel Çoğulculuğun teolojik anlayışı, İsa'nın farklı adlandırılmasına rağmen bütün dinlerde var olduğunu iddia ederek bütün dinlerin temelde bir olduğunu söyler. Dinsel Çoğulculuk, işte bu anlayış temelinde dinler arası diyalog, barış ve birleşme arayışındadır. Dinsel Çoğulculuk anlayışı, doğası gereği Babil Dini'ne geri dönme akımıdır. Grek mitolojisi, Roma mitolojisi, İslam, Hinduizm, Budizm, Sihizm, Zerdüştlük, Şintoizm, Konfüçyanizm, Taoizm, Şamanizm, halk dinleri, Bahaizm vs. gibi Babil Dini temelinde oluşmuş birçok dünya dini bugüne dek birbirlerinden bağımsız olarak var olmuştur. Ancak Dinsel Çoğulculuk, bütün dünya dinlerini birleştirerek her birinin esasen türediği o tek dine, yani Babil Dini'ne geri dönme hareketidir. Dinsel Çoğulculuk hareketi Hristiyanlık içerisinde başladı ve halen en büyük Hristiyanlık mezhebi olan Roma Katolik Kilisesi (dünya Hristiyanlar'ının %52'si bu mezhebe mensuptur) ile tüm dünyada 560 milyon Hristiyan üyesi bulunan Dünya Kiliseler Konseyi'nin (WCC) öncülüğünde yürütülmektedir. Bu organizasyonların aktif çalışmaları sonucunda, günümüzde dünyanın her yanında farklı dinlere mensup önderlerin sık sık birlikte paydaşlık yaptıklarını görmekteyiz. Örneğin, Noel döneminde bazı Budist tapınaklarının "Mutlu Noeller" pankartları astığına ve İsa'nın doğumunu kutlamak için mesajlar yayınladıklarına tanık oluyoruz. Üstelik, Buda'nın doğum gününde bazı Hristiyan önderler tapınakları ziyaret eder, kutlama konuşmaları yapar ve Budist rahiplerle el sıkışırlar. Bazı ünlü ilahiyatçılar Budist tapınaklara hac ziyaretinde bulunmuş ve hatta bazı pastörler Budistler'in kutsal metinleri olan sutraları öğretmiştir. Hatta iki ya da üç farklı dine mensup kişilerin biraraya gelerek hem bir haç hem de Buda putu bulunan bir sunakta tapındıklarını bile gözlemlemekteyiz. RESİM 119. Birleşik bir sunak - Hristiyanlık ve Budizm Hollanda'da haç ile Buda heykelinin sunakta yan yana konduğu bir şapel. 1970'den beri, Tiltenberg, Netherlands. Licensor: Big Mind Zen Center, Aart Bakker (CC BY 2.0) Dinsel Çoğulculuk taraftarları Hristiyanlık içinde başlamış olmakla birlikte temelde Hristiyan olmayan bir ruhsallık izlerler. Yeni Çağ ruhsal hareketini, ruhsal bir ayırt etme yapmaksızın olduğu gibi kabul ederler. Diğer dinlerin ibadetlerine katılmakta sakınca görmezler. Dinsel Çoğulculuk uluslararası bir trend haline geldiği için, bu günlerde buna karşı çıkmak genelde bağnazlık ve eski kafalılık olarak görülmektedir. Bu olgunun günümüzde neden Hristiyanlık içerisinde görüldüğüne ilişkin tarihsel ve Kutsal Kitap'a dayalı sebepler vardır. Dinsel Çoğulculuğun arkaplanını, etkinliklerini ve teorilerini incelerken, bu yeni Babil Dini'nin gerçek doğasını net olarak anlamalı ve kendimizi son günlere hazırlamalıyız.
Sayfa 174 - YAY YayınlarıKitabı okudu
··
103 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.