YÜKSEK DAĞLAR KARLI OLUR
Olanla mutlu olmayı bilmek en güzel şükürlerden birisidir. Üstelik siz duymadınız mı ” yüksek dağlar karlı olur.” O karlar bir nimettir, güzelliktir. Hiç şikayet edilir mi?
Ağlamak en çok ona yakışacaktı gerek görseydi. Ama ağlamadı kulun acziyetini bildiği halde.
Kahkaha da atmadı dolu dolu. Gerek yoktu çünkü ikisine de ona göre .Üzüldü elbet, bu masumiyete rağmen böylesi haksızlıklara uğradığına. Elinde sihirli bir değneği vardı çünkü ,gücünü ondan alıyordu . O da SABIR ! Sabretti yıllarca uğradığı haksızlıklara. Sabretti yalnızlığa. Hem dememiş miydi Yaradan ” ben kullarımı sınarım” diye ? İşte bu sınanmanın ta kendisiydi belki de.
Hem kim diyebilir ben mükemmelim diye ? Belki biz de canını yakmışızdır birilerinin. Belki istediğini bulamamıştır birileri de bizden Her yaraya merhem olmak kolay mı? İllaki eksik kalıyor bir şeyler bir yerlerde. Bilerek olmasa da kim bilir bilmeyerek Belki haksızlık etmişizdir biz de.
Galiba en duyarlımız bile az empati yapıyor. Bunu çok fazla sızlandığımız için anlıyorum. Her durum ve olayda kişi kendisini sorgulasa yapabileceği bir şeylerin olduğunu görecek. Evet ben de eksik bırakmışım diyecek, canı daha az yanacak. Toplumsal trajedi kaosa dönüşmeyecek.

Birilerinden şikayet ediyor birileri sürekli. Hal böyle olunca herkes memnuniyetsiz, yorgun ve Yılgın. Arkadaşlar şartlar bize uymuyor öyleyse biz şartlara uyalım. Oldu kader olmadı keder deyip gülüp geçmeyi bilelim. Zira yapacak bir şey yok . Su yolundan akıyor, değiştirmenin imkanı yok. Bize düşen pay ile yetinmeyi bilmek ve de ciddi zarar oluşturan bireylerle aramıza mesafe koymak. Yapacak başka bir şey yok.
Aslında her şey etki tepki meselesi bir bakıma . Birisinin yaptığı yanlışa diğerinin başka bir yanlışla cevap vermesi. Domino taşları gibi tıpkı. Bana birilerinin sitem ettiğini duyar gibi oluyorum. Ancak anlatmak istediğim farklı bir şey, herkesin kafasında kendine münhasır ŞABLONLAR var ve bunlar hiçbir zaman için birbirleri ile örtüşmüyorlar. Herkeste farklı olduğu için ” annem şunu yaptı, kardeşim şöyle davrandı” diyor ve üzülüyoruz. Unutmamamız gereken onun şablonu ile bizim davranışlarımız arasında da fark olduğu için o da üzgün. Öyleyse üzülmeyi bırakıp biraz da olsa mutlu olmaya bakmak gerek. Kimse bu Dünyaya bizi mutlu etmek için gelmedi biz de elbet kimseyi mutlu etmek için cebelleşmeyeceğiz. ” görevini yap keyfine bak. Üstelik bunu yazan son derece duyarlı bir insan böyle söylüyorsa bir bildiği var.
Mutluluğunuz daim olsun.
··
168 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.