Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

140 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Elveda al yazmalım, selvi boylum!
ÖN BİLGİ İÇERMEKTEDİR! "Sevgi neydi? Sevgi emekti." Merhabalar. Eğer bu incelemeye kitabı okuyup okumama kararsızlığı içerisindeyken denk geldiyseniz başlamadan söyleyeyim; tereddüt etmeden okumalısınız! Selvi Boylum Al Yazmalım, hepimizin filmini mutlaka duyduğu bir eser olsa da ben televizyonda sürekli denk gelmiş ancak hiçbir zaman tamamını izleyememiştim. Kitabı okuduktan sonra da "İyi ki izlememişim." dedim; çünkü izleyenlerden kitapla filmin baya benzerlik gösterdiğini duydum. Zaten genel olarak kitapları filmlerini izlemeden önce okumaktan yanayımdır; çünkü kitaba dair her şeyi kendi hayal gücümle, okurken gözümün önüne getirmek daha zevkli oluyor. Çoğu filmin kitaplardan sonra büyük hayal kırıklıkları yaşatmış olmasının da bunda etkisi büyük olabilir. ‍️ Kitap bir kamyon şoförü olan İlyas'ın arabasına bir gazetecinin binmesiyle başlıyor. Daha sonra bir tren yolculuğunda denk gelmeleri üzerine İlyas'ın kendi hikâyesini anlatmasıyla devam ediyor ve kitap boyunca, büyük oranda İlyas'ın ağzından kendi hikâyesini dinliyoruz. Bu, kitabın akıcılığı açısından iyi olsa da minik bir serzenişte bulunmadan edemeyeceğim ki o da Asel'in (filmden bildiğimiz adıyla Asya) olayların çok arkasında kalmış olması. Ben bir kısmın da Asel'in ağzından yazılacağını beklerken o bölüm gelmedi ve kitap bitti ben de küçük çaplı bir hayal kırıklığı yaşadım. Asel'in duyguları ya İlyas'ın ya da Baytemir'in (filmdeki adıyla Cemşit) ağzından aktarılmıştı. Ben Asel'in kendi anlatımından duygularını okumayı çok istedim. Kendisine ilk görüşte âşık olan İlyas ile kendisine emek veren, onu seven, onun sevdiğini de -oğlunu- seven, ona değerli olduğunu hissettiren Baytemir arasındaki seçimi yaparken neler düşünüyordu bilmek istedim. İlyas'ın tıpkı ilk tanıştıkları andaki gibi kamyonu yanaştırıp "Bin, gidelim, kaçalım!" teklifine "Hayır!" derken Baytemir'e duyduğu o aşktan çok daha fazlası ve kıymetlisi olan sevgiyi anlatsın istedim. Asel'den duymamış olsak da bir ihanete karşı çekilen o rest İlyas'ın ağzından bize "Sevgi emekti." diye haykırıyordu. Evet, Asel İlyas'ın selvi boylu al yazmalısıydı ama Baytemir için o büyük bir sevginin muhatabı, sevgilisiydi. İlyas'ın aşkı belki bitmedi ama o aşk İlyas'ı ihanetten alıkoyacak bir sevgiye de dönüşmedi ve İlyas, Asel'i kaybetti. Ben öyle gördüm ki dünyadaki mutsuzlukların neredeyse hepsinin derininde mutsuz aileler var. Ben büyük aşk hikâyeleri olan ancak zamanla birbirinin yüzünü görmeye dahi tahammülü kalmamış insanların kurduğu ve tabiri caizse ittire ittire devam ettirdiği evlilikler gördüm. O evlilik içinde mutsuz anneler, babalar ve en acısı mutsuz çocuklar gördüm. Aşk, sevgiye dönüşmediğinden o büyük aşk hikâyelerinin de mutsuz sonla bittiğini ve gökten o üç elmanın düşmediğini, hiçkimsenin kırk gün kırk gece süren bir mutluluğa erişemediğini gördüm. Çünkü sevgi emekti ve emek verilmeyen bir aşk, uğruna çaba gösterilmemiş bir aşk sevgiye dönüşmüyordu. Ali Ural'ın dediği gibi, "Çaba istiyor sevgi. Tohum yetmiyor, çapa istiyor sevgi." Kitabı okumadan önce hep denk geliyordum şu soruya: Aşk mı? Sevgi mi? Bence sevgiydi bu sorunun cevabı. Birini sevme gücüne erişmek, biri tarafından sevilme nimetiyle rızıklandırılmaktı. Bence emek vermekti sevdiğin için, karşında sana aşkla bakan gözlerin sol çaprazında atan kalbe dokunabilmek ve onu incitmemenin inceliğini gösterebilmekti. Çünkü "Sevgi emekti." Dilerim karşınıza sizin için emek gösterip aşkını sonsuz bir sevgiye dönüştürecek güzellikte kalpler çıkar. Selametle.
Selvi Boylum Al Yazmalım
Selvi Boylum Al YazmalımCengiz Aytmatov · Ketebe Yayınları · 20219,6bin okunma
··
233 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.