Gönderi
Kitabın sadece konusunu bilerek yazarın imza günü etkinliğine katıldım. Sanıyordum ki Arçelik’in Ceo’su Everest’e tırmanmış ve bununla ilgili de bir kitap yazmış. Tamamen bir PR aktivitesi olduğunu düşünüyordum.
Hakan Bulgurlu’yu çevremde tanıyanların, hakkında hep çok iyi bir insan olduğunu söylemelerinden dolayı ayrıca kız kardeşini de hiç tanımadan tamamen instagramda takip etmemden kaynaklı ayrı bir sempati duymamdan dolayı önyargımı göz ardı edip etkinliğe gittim. Öncelikle son derece kibar, herkes ile iletişim kurmaya çalışan ama beklediğimden çok daha derin olduğunu gözlerinden hissettiren bir kişi ile karşılaştım. Açıkçası bu ilk şoktu. Kitabı okumadan gitmiştim ve Hakan bey orada Everest hikayesinin sadece sesini duyurmak için bir araç olduğunu, asıl amacının iklim krizine dikkat çekmek olduğunu vurguladığında çok şaşırdım. Düşündüğümden bambaşka bir amaç için yazılmıştı kitap.
Ama her şey kitabı okumaya başladığımda daha da değişti. O kadar içten ve kendini tüm açıklığı ile ortaya koymuş ki Hakan bey inanamadım. Üstlendiği görev sebebiyle üzerinde zaten çok yük taşıyan ama yeri geldiğinde de gözyaşlarını tutamayarak kendini bulmaya çalışan bir adamın hikayesi. Tek amacı çocuklarına, çocuklarımıza daha yaşanabilir bir dünya bırakmak. Ve bunun için de herkese sesini duyurmaya çalışıyor.
Kitabın içerisinde aktardığı bilgiler çok önemli. İklim krizinin ne demek olduğundan, şu anda dünyada bilmediğimiz tüm canlılar için yaşanan değişimlerden, bizlerin bireysel olarak neler yapması gerektiğine kadar her konuda çok detaylı bilgi vermiş. Bunu yaparken de Everest’e tırmanma yolculuğunu da bize aktarmış.
Ben hep sevdiklerime kitap hediye ederim. Bundan sonraki hediye edeceğim kitap kesinlikle ‘’Tehlikeli Tırmanış’’ olacaktır.
Ne olur alın, aldırın ve hepsinden öte küçük de olsa bir şeyleri değiştirmek için bir adım atın.
·
127 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.