Gönderi

416 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Başlangıçta iki  aşık vardı. Şarkı gibi saf ruhlu iki bikes aşıkan başlangıcın ta kendisiydi esasen” alıntısı  ile  sondan başlayalım  kitabı anlatmaya; gücümüz  yeterse. İsmail Güzelsoy’un tüm kitaplarını okumuş olmakla övünmekle birlikte  “Avucumda Rüzgar var” romanını da sabırsızlıkla  bekledim.  Bilenler bilir ben kitap okurken  not almam, kitaba küçük bir çizik bile atmam  ve fakat  bu kitapta alıntı  yapmaktan yoruldum :) hem zihnime  nakşoldu , hem de  hikayelerimi şenlendirdi.   Bir kere  klasik bir anlatı değil, hani  şu teknikle  yazılmış  bu roman  demeye de gücüm yeter mi? İsmail Güzelsoy büyülü gerçekliğin avuçlarına bırakıp okuru bir anda  melodramdan  maceraya fırlatıveriyor :)Allah’ım yüreğimizi dağlayacak bir aşk hikayesini udun tamburuna nasıl sığdıracak yazar derken ; hem aşk  hem ihanet hem efsun hem musiki hem tutku hem hırs, hem hem hem…. Her şey var :)   Nubar İsot ve  Neva  üçlüsü  ile başlayıp, Tahir ve Perva ile devam eden  romanımızda (buraya her şeyi yazmayacağım , zaten anlatmaya kalemim de yetmez. )    “Musiki denilen şey görünmeyen kanatlarımızdır” (bak gene alıntı, söyleyeyim çok karşılaşacaksınız)  kanatlarına okur ve  karakterleri alan musiki ; Nubar’ın  arkadaşı  İsot’un yanında gelip orda eline hiç  ud almamışken şansının ve Neva’nın ve  tabii ki de doğal yeteneğinin sayesinde sayılı ud sanatçıları arasına girmesi  ile sürerken ;hayatın ve ölümün  sırrına sahip  olması ve  bununla  kendinden geçmesi  , ölümün tutkulu aşk ile sineye yerleşmesi aşk kıskançlığının emanete  sahip çıkamayana duyduğu öfke  ile büyüyor.   “Kaç ömürde yenilince kendimizi severiz.”  Dostun  bir istihzası hayattan koparırken benzerliğin büyüsünden hırsın kötücül haline düşünce kendini kaybeden ;sonrası zaten tufan; hayata veda yerine kendini kaybeden Udi Nubar’ın … (sır) Hangi sırda kaybolmayı seçecek acaba?   Kitabın daha başındayım bu arada… Daha Tahir gelişecek ,büyüyecek , Ardıç kuşu ile arkadaş olup meşk edecek , Firdevs (adı ile hayatı ters, adı cennet kendi cehennem ; bu kadarını da yazayım İsmail bey  izin verirsen) yancı karakter  olarak arzı endam edecek. Hüseyin’i de  unutmayayım, o ayrı..   Melodramdan  büyülü gerçeklik ve macera kısmına geçiş burada başlıyor , Tahir’in  Ardıç kuşunu kaybetmesi sonrasında Perva ile tanışması; o tutkulu aşkın  musiki ile harmanlanması romanı inanılmaz  bir yere sürüklüyor. Gaybın büyüsü ile kaybın karanlığı  ve musikinin hazzı  kendinden geçen Perva  ve Tahir yazarın önceki kitaplarına yapmış olduğu bağlantılar ve  göndermeler ile heyecanı hiç düşürmüyor. “ Sırlar ayan olunca ölür, güzellikler de sırlarıyla güzeldir. Belki de sırlar olduğu için… bazı şeyler keşfedilmemek için vardır.”   “Saadete erdiğin zaman korkuyla da tanışacaksın”   Avucumda rüzgar var mı? Peki “rüzgar  içinden geçen  her şeyin rengini çalar mı,  dokunduğu her şeyin kokusunu yüklenir mi… Ne derse o İsmail Güzelsoy …   “Henüz hiçbir şey yoktu ve  hiçbir şey yokken fısıltıdan bile ürkek bir saadet vardı. Saadet sese dökülemeyecek kadar kırılgandı ve  loş, kirli turuncu bir ışığın altında  titriyordu”  gerçekten  bir saadet mümkün mü yoksa  o da  Eflatun’un gizemli bestesine mi saklamış kendini…   Ve  son söz     Anlatımındaki kudreti; bilgisi ile boğmadan , adına heyecan merak veya sevgi ne derseniz deyin onunla katık ederek bize sunan yazarımız aynı zamanda mütevazı duruşuyla  son kitabı ile de sizi büyük bir şenliğe çağırıyor;  gelin okur olmanın saadetini yaşayın…
İsmail Güzelsoy
İsmail Güzelsoy
Avucumda Rüzgar Var
Avucumda Rüzgar Var
Avucumda Rüzgar Var
Avucumda Rüzgar Varİsmail Güzelsoy · Doğan Kitap · 2022116 okunma
·
845 görüntüleme
Birkitapokudum okurunun profil resmi
İncelemenizi okuyunca kitabı tekrar tekrar okuma isteği duydum. Güzelsoy bu kitapla kendisini zirveye taşımış. Okur olarak bunun hakkını vermişsiniz siz de.
Hasan Sabah okurunun profil resmi
Teşekkürler , öyle hissettim ki kitabı bu da yorumuma yansıdı
Eda okurunun profil resmi
Yorumu okumaya geldim :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.