Gönderi
Ahu Baba/Gulyabani
İki yeğen,halalarından para sızdırmak dahası onun mirasına konmak için kadıncağızı korkutup delirtmek istemektedir. Bu sayede kadının akıl sağlığının bozukluğunu ispatlayıp bütün mal,mülke sahip olacaklardır.
Maksatlarına erişmek için hanımefendinin-halanın-yaşadığı köşke büyük bir tertibat kurarlar. Köşk cinli,perili diye anılır olur. Bu cin,peri varlıklarının en korkuncu Ahu Baba diye de anılan gulyabanidir. Çevre köylerde de adı çıkar bu köşkün ki zaten iki dolandırıcı yeğenin istediği de budur.
Köşke bir gün Muhsine adında bir hizmetçi getirilir. Muhsine de bu sözde perilerin bin bir türlü tacizine maruz kalır. Bir gece Muhsine'nin odasına köşkte çalışan bir genç girer. O da tertibatın içindedir. Muhsine'yi çok beğendiğini söyler,ona evlilik teklifinde bulunur. Bu genç Hasan adlı bir mert delikanlıdır. Hasan,cin ve peri masallarına itibar etmeyen biridir ve köşke de bu muammayı çözmek ve hanımı bu zor durumdan kurtarmak için girer. Muhsine köşke gelince de ona aşık olur. Köşke gelen hizmetçileri korkutup onların korkularından yararlanarak hizmetçilere sahip olan bu ırz düşmanlarının tertibatını öğrenir ve bozmaya and içer.
Cin kılığına giren yeğen Şevki Bey,Muhsine'ye de sarkıntılık etmeye çalışınca Hasan tarafından engellenmeye çalışılır. Ne var ki diğer düzenbazlar Hasan'ı yakalar. Hasan bir şekilde ellerinden kaçar ve durumu köylülere haber verir. Köylülere ve köşkteki kadınlara işin iç yüzünü açıklar. Düzenbaz yeğenler ve diğer köşk çalışanları tutuklanır.
Batıl inançların zararlarını komik bir dille anlatmış Hüseyin Rahmi Gürpınar. Gerçi günümüzde insan,cin ve periden daha korkutucu.
·
71 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.