"Neden gittin?
Saçma bir soru. Sen seçmedin.
Sana seçme hakkı verilseydi, eminim kaldırdın." diyor Jean-Louis Fournier. Bu soruyu, yaşadıkları her anı her hatırlayışında kafasından geçiriyor muhtemelen.
Kırk koca yıl birlikte ömür geçirdiği eşi Slyvie'nin kaybını dupduru cümlelerle anlatıyor Fournier. Cümlelerin sadeliğine bakmayın, aynı acıyı hissesiyorsunuz okurken.
Bahçelerinde geçirdikleri vakitler, arkadaş toplantıları, minik atışmalar, harika geçen yaz tatilleri,... Hepsi geride kalan acıtan ama güzel anılar. Son sayfayı çevirdiğinizde aklınızda şu soru oluyor: "Hayat zaten bu değil mi, gittiğinizde güzel hatırlanmak?"
Fournier'e anlatımıyla hayran kalmamak elde değil. Yalınlığın içinde yaşattığı duygular, okuyucuya bu kadar işleyişi muazzam.
Bu yıl 'Asla Kimseyi Öldürmedi Benim Babam' kitabı ile tanışmıştım Fournier ile. 'Dul' ile zirve yaptık. Elimde olan diğer kitabı 'Tek Yalnız Ben Değilim' ile devam edeceğim yazara.