2022/47. Kitap: Kum Saati.
Murathan Mungan’dan, Yedi Kapılı Kırk Oda, Yaz Geçer, Mırıldandıklarım, Çağ Geçitleri, Eski 45’likler ve Oda, Poster ve Şeylerin Kederi'nden sonra okuduğum 7. kitap...
Kum Saati; 101 sayfadan oluşan bir şiir kitabı.
Bu kitap, Mungan’ın 1982-1983 yıllarındaki şiirlerinden oluşuyor.
Kum Saati’nde şair; insanı merkeze alıyor. Zamanın hızlı geçmesi, mekân, yalnızlık gibi konuları kendine özgü bir tarzda okura aktarıyor. Şiirlerdeki derinliğinin fazla olması ve diğer kitaplarına göre daha uzun şiirlerin yer alması Kum Saati’ni diğer kitaplardan ayırıyor.
“Elden düşme yanılgılar” (14), “kimsesiz bakışlı kalabalıklar” (17), “kürk giydirilmiş yalnızlık” (18), “sürgün sözcükler” (37), “dağ/lanmış sözcükler” (43), “çürüyen ninniler” (44), “boynu bükük kahkaha” (45), “güncelleştirmekten yalama olmuş tragedyalar” (57), “yüzyılın paslı eşiği” (80) gibi çok alışılmamış bağdaştırma şiirlerde kendine yer bulmuş.
Kitaptan bazı alıntılar:
“El yazısında kandil yakmayan
Hayatın kitabından sayfa düşürür” (11).
“Kim olabilmişse kendi
O kadar çok ölümü bir başına ölür” (16).
“Gündelik dilden sürgün sözcükleri kuşanmış
Bu göçebe şiirler” (37).
“Kendi sözlüğünü yaşayanları
Anmak şimdi bir uçurumun başında, neye yarar” (39).
“Bir Geçiş Toplumu Müsameresinde
Sakın figüran olmayın” (48).
“Bütün manzaramız posterlerimizin yüzölçümü kadar” (56).
“Ben de biliyorum, hiçbir şey ilham vermiyor yeni bir aşka” (60).
“Delirmek belki de anlamak birikimi” (71).
“Gene de varsayımlar düzleminde geçmişi
Deşmekten vazgeçemiyor insan” (82).
Şiir seviyorsanız mutlaka okumalısınız.