Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Duygu Körlüğü - Garib Çoban
Duygu Körlüğü - Garib Çoban Anlayışlı insan kendine de zahmet vermiyor, hüsnü zan besleyip yükünü hafifletiyor, gönlü örtüsüz insanlar arasında. Başı ve sonuna irade koyamadığımız hayat; insanı en çok sabırlı olmaya zorluyor. İnsanın anlayışlı bir muhatap bulması ne büyük saadettir!.. Zor günlerini yalnız atlatan, kimsenin yokluğunu hissetmez Ve sabır; müsamahayı, sakinliği anlayışlı olmayı öğretiyor. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. İsraf ederek kullandığımız sabır, anlayış ve tevazu ise; anlayışsıza haketmediği primi veriyor. Uzun yapılan konuşmalar, satır değil; yazılan destanlar yetmiyor bazen anlaşılmaya. Her yol bitince, susmanın kalesine sığınıyor insan. Biz her gece seher vaktinde yâri özler gideriz. Bu gidişi kendimizden bile gizler gideriz. Nafile, çığlıklarını duymayanın sustuklarını duyması mümkün olmuyor. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Oysa tek bir bakış, ufacık bir yürek çarpıntısı yetmeliydi her şeyi anlatmaya. Sözleriniz kelime-i şehadeti anlatıyor gibi. İnanıyorum ki demeyiz, biliyorum ki, demeyiz. Şehadet ederim, görürüm ki her yerde her şeyde sen varsın deriz. Böyle olunca bütün kainat lisan kesiliyor. Cümlemize duymak nasip olur inşallah. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Böyle güzide insanlara denk gelebilmek bir lütuf. Bu güzideliğe denk gelen bireyler hem dünyasını hem ahiretini kurtarırlar biiznillah. Dilsizlerin dilini, dille ifade edilemeyecek sırlara sahip olanlardan can dilini öğren!.. Çaresizliğin en muhteşem boyutuna ulaştığında çare olduğunu hatırlaması insanın!.. Yaratılmış her şey kendi dilinde Allah'ı anar. Siz onların dilini anlayamazsınız. İsra, 44) Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Hayatı o kadar hızlı yaşıyoruz ki an’ın tadını çıkaramıyoruz. Halbuki biraz yavaşlasak, kafamızı kaldırıp göğe baksak. Yağmuru da rüzgarı da tüm uzuvlarımıza kadar hissedeceğiz. Susup sadece dinlesek yağmurun sesini, rüzgarın uğultusunu sevgiyle. Bizlere neler fısıldıyor kim bilir. Kulaklarımızı kapatmayı tercih ederiz kendimize bazen. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Kalbi ve aklı da ekleyebiliriz bu kapatışa. Günün sonunda; yorgun, yalnız ama huzurlu oluyorlar. Bütün özlemini bir cümleye sığdıran kalbe haksızlık eder. Vardır herkesin kalpten konuşmak istediği, konuşmayıp kalpte kalsın istediği. Sevgiye, bir cevap vermek gerekirse, akıl kârı değil lakin kalbin kârıdır. Büyüklerin dediği gibi, her söz için bir makam vardır. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Anlayışlı bir kimse olmak demek aynı zamanda hiç kimsenin sizi anlamaması demek. Kalbin özlemi dile sığmazken dilin sığındığı her söz de kalbi işaret edemez. Anlamamak, çabalamamak, yapıcı değil yıkıcı olmak kolay yol. Belki de zor olan ise çaba göstermek düzeltmek, iyileştirmek için sevmeli karşılıksız gönül. O halde anlayışlı ve mutedil olmak zora talip olmaktır şems vakti duada. Anlayışlı yahut mutedil bir kimse olmanın, bir tür zayıflık olarak görüldüğünün farkındayım. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Çünkü anlayışlı kimse hakkından, kârından, yeri gelir saadetinden bile vazgeçer. Sevilmeyip ama çevresi tarafından seviliyor gibi görünen garip bir dünyalı putperest çağın insanı. Anlayışlı insanları çok seviyorum; kimseye zahmet vermeden, hayatı parmak uçlarında yaşıyorlar gibi. Yokuşa sürmüyorlar ya da yük olmuyorlar. Aksine, yük alıyor ve muhataplarını hafifletiyorlar. Hatırladığımız sürece hiçbir şey bizim için gerçekten kaybolmaz. Kalabalıklar arasında, nadide bir cevher gibi parıldıyorlar. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Bunlardan vazgeçmek inanın hiç kolay değil. Öyleyse zayıf olan kim, kuvvetli olan kim?.. Işığı aramadan başkalarını parlatanlar ne güzel. Her kalbin çarpıntısı, kendi ecelinin ayak sesidir. Ölümü ne kadar unutmuş olsak da o bize kendini bir şekilde hatırlatıyor. Susmanın ne çok kelimeleri vardı öyle. Susmak ilmin yarısıdır, derlerdi de sancının tümüdür, demezlerdi. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. Güzel yaşayıp güzel göçmek nasip olsun cümlemize. Kimseden bir beklenti içinde olmaz, ümit etmez veya takdir ummazsanız. S/öz ve eylemlerinizde özgür olursunuz. Esareti bir kafes içinde olmaktan ibaret sanmayın!.. İnsan, söylenmesi gereken yerde susuyorsa esirdir. Sevgi, mükemmellik ve güzellik arasındaki hassas bir dengedir. Ey sevgili, ben sana aldanabilirim, sen beni aldattın sanma diyebilene aşk olsun. Ey aşkın sahibi sen varsan, ben niye bu haldeyim, halimi hiç sormaz oldun. (Y-ed - Bir Lokma Bir Hırka Albümü) Engin Demirci Şiirleri © Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir. Kayıt Tarihi : 6.5.2022 18:52:00 antoloji.com/duygu-korlugu-g...
·
240 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.