Mustafa Kemal Paşa'ya yakıştırılan iki kadın konusunda herkesin kafasında bir soru işareti, fikir mutlaka var. Kimileri Fikriye hanımcı, kimileri de Latife hanımcı.. Kendi fikrim Latife hanımdan yana. Ama Fikriye hanımcılar da oldukça fazla bu kırık hikayede istenmeyen hep "Latife hanım" olmuştur. Fatih Bayhan'ın Latife hanım biyografisini de okuduğumdan Fikriye hanım hakkında ön yargımı da yine aynı yazardan kırmak isteyerek eseri okudum. Bu konudaki araştırmaları oldukça başarılı. Duygusal bir yorumlamaya geçecek olacaksak arkadaşlar olaylara biraz mantıklı bakalım. Paşa ve Fikriye çocukluk yıllarından tanışıyorlar ve aralarında kan bağı yok. Birbirlerinden etkilenmiş, hoşlanmış olabilme ihtimalleri de oldukça doğal. Fikriye hanımın bir kadın olarak duygu yoğunluğunu Paşa'dan daha ağır, sancılı yaşıyor olması da tamamen kadınsal bir içgüdü. Bunları göz önünde bulundurarak yorumlarsak Fikriye hanımın bir şekilde Ankara'ya Direksiyon Binasına yerleşip orada Mustafa Kemal Paşa'ya ve arkadaşlarına hizmet ve itaat etmesi sonucu da gayet doğaldır. Elbette bu hizmetlerde ki amaç Paşaya yakın olmak kendini ona beğendirmektir bu kadın/erkek ilişkisinin bir doğası. Fatih Bayhan'ın eserinde de paylaştığı Fikriye hanım ile Paşa arasında gerçekleşmiş olabilecek nikah iddiaası dönemin şartları göz önünde burulduğunda ve Cumhuriyetin henüz ilan edilmediği, Medeni Kanun'un gelmediği yıllarda yapılmış olma ihtimalini doğrulamakta. Lakin bu nikahın yaşanış biçimlerini ne kadar etkilediğini bilmek pek mümkün değil. Yazarında yorumladığı ve tarafların hatıratlarından anlaşıldığı gibi Fikriye hanımın kendini ev işleri gören bir hizmetli gibi davranışı, Latife hanım ise kendine güvenen dik duruşu ikisi arasındaki farkı hakikaten ortaya koyuyor. Şahsen Fikriye hanımın hüzünlü hayatındaki en büyük yarayı bu noktada kendi kendine yarattığını düşünüyorum. Bu noktada Paşa ile aynı çatı altında yaşıyor dahi olsa kendisini tam anlamıyla ifade edememiş ve karşısında oldukça dominant ve güçlü bir rakip var. Ölümü cinayet midir kurgu mudur bilemem, kitabın başında da belirtildiği gibi belki de o gün oraya hem Mustafa Kemal'i hem de kendisini vurmak için gitmiş olabilir. Lakin ölümünden sonra bile yarattığı tepkilerle bir evliliği de yok ettiği aşikar. Latife hanım, belki daha aksi, ukala, daha çirkin bir kadın dahi olsa bu evliliği bitiren en önemli etken Paşanın çevresindeki kişilerin iki kadın arasında yaptığı kıyaslamalar ve boy ölçüştürmelerden kaynaklı olduğu da aşikar. Elbette bu tepkilerden doğan Latife hanımın hırçınlaşıp yalnızlaşması ile sonuçlanmıştır.

Fikriye HanımFatih Bayhan · Pegasus Yayınları · 2008102 okunma

·

90 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Tanrı Dağı